TZOB Genel Başkanı Sayın Şemsi Bayraktar’ın demeçlerini bu köşeye konuk etmekteyiz. Çünkü ülkemizde tarımı savunan, tarımı yazan ve tarımı düşünenler o kadar az ki… Mesleki örgütler arasında Türkiye Ziraat Odaları Birliği, tarım yazarı olarak Sayın Ali Ekber Yıldırım, TV Moderatörü Sayın İrfan Donat. Politikacı ve Ankara Bürokrasisinden ümidimiz zaten yok.
İç piyasada 100 TL’ye dahi zeytinyağı sattığını (!) iddia eden “sahtekarlar” a rastlamaktayız.
Bu konuda Sayın Bayraktar;
Artan zeytinyağı fiyatları piyasada taklit ve tağşişli ürünlerin sayısını daha fazla artırıyor” dedi.
“İçerdiği fonksiyonel nitelikteki bileşenler nedeniyle yağlar arasında ön planda olan zeytinyağı dengeli ve sağlıklı beslenmek için mutfaklarımızda her zaman kullanılıyor. Zeytinyağı en fazla taklit ve tağşiş uygulanan gıdalardan biridir.”
Zeytinyağının perakende fiyatını düşük tutarak daha fazla kar sağlamak için taklit ve tağşişe başvuruluyor. Tüketicilerimizin bu hile ve sahtekârlığı tespit etmesi mümkün değildir. Bu gibi taklit ve tağşiş ürünler kesin olarak laboratuvar testleriyle anlaşılıyor.”
Tağşişin önüne geçilerek,
· Üreticilerimizin emeği korunmalıdır”
· Üreticilerimizin bin bir emekle ürettiği ürünü korumak, her türlü hile ve sahtekârlığa karşı çıkmak gerekiyor. Üreticilerimizin ürünü sofralarımıza içeriğinde ne olduğu belli olmayan yağ olarak girmemelidir.”
· Denetimler daha fazla yapılmalı”
· Tüketicilerin sağlıklı ve dengeli beslenmesinde önemli bir yeri olan zeytinyağında taklit ve tağşişin önlenmesi için 81 ilde denetimlerin sık sık yapılması gerekiyor.
Bayraktar, Denetimler sonucu sahtekarlık yapan firmalar ifşa edilmeli ve gerekirse kapatılmalıdır. Bizler bunun takipçisi olmaya devam edeceğiz. Tüketicilerimiz de zeytinyağı alırken bilinçli olmalı, güvendikleri yerlerden veya firmalardan yağlarını almalıdır.”
İklim değişikliğinin etkilerine rağmen zeytin üretiminde lider olmamızın sebebi üreticilerimizin başarısıdır.
“Üreticimizin zeytin üretimini kesintisiz sürdürmesi mutlaktır. Zeytin üretimine devam eden üreticilerimizin, üretimde kalması için yeterli geliri elde etmesi şarttır. “
Girdi fiyatları, lojistik, işçilik vb. maliyetler hızla artıyor. Bu maliyetlerle üretilen ürünlerin tüketiciye ucuza ulaşması mümkün değildir. İşte bu noktada halkımızın sofrasına hakiki zeytinyağını düşük fiyatla sunabilmek için, üretim maliyetlerinin düşürülmesi de büyük önem taşıyor.”
Tağşiş adını verdiğimiz hileli zeytinyağı üreticimiz için daha büyük tehlikedir. Zeytinyağının içeride tüketiminin artmasına karşı bir engeldir.
Bu konuda en öenmli görev İl-İlçe Tarım Müdürlüklerine,Ziraat Odalarına,üreticimize ve tüketicilerime düşmektedir.
