Perşembe günü Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’in ilçeye kazandırdığı proje ve yatırımların bir bölümünü içeren “proje turu” için Kuşadası’ndaydım. 

Bu kapsamda Başkan Günel, belediye meclis üyeleri ve belediye bürokratlarıyla birlikte Fethi Sekin Trafik Eğitim Parkı, Otizm Merkezi, Tenis Kulübü, Kent Meydanı ve Kadın Danışma Merkezi projelerini basın mensuplarına gezdirdi, projelerin teknik boyutları hakkında açıklamalarda bulundu. 

Turun ardından Hilton Oteli’nde basın toplantısı düzenleyen Günel, gazetecilerden gelen soruları yanıtladı. Sabah 10.00’da başlayan “proje turu” ve arkasından düzenlenen basın toplantısı yaklaşık 5 saat sürdü. 

DEMOKRASİ KÜLTÜRÜ ADINA ÖNEMLİ BULDUM

Bir belediye başkanının muhtelif aralıklarla basının karşısına çıkmasını, sorularını yanıtlamasını demokrasi kültürü ve şeffaf yönetim açısından önemli bulduğumu belirtmek isterim. 2019 – 2024 döneminde bu anlayışı yerleştiren Ömer Günel, önümüzdeki 5 yıllık süreçte de sık sık basınla bir araya geleceğini dile getirdi. 

Bununla birlikte, yerel yönetimlerin yol, park, temizlik hizmetleri gibi belediyenin “asli” görevlerinin yanı sıra sosyal, kültürel, sportif proje ve yatırımlara imza atması, toplumun dezavantajlı kesimlerinin de sosyal yaşama katılmasını sağlamasını da değerli buluyorum. Gelecek yılın Haziran ayında hizmete açılması planlanan Kuşadası Kent Meydanı projesi ilçenin çehresini değiştirecek önemli bir yatırım. Proje alanına girdiğimizde geçmişi bir hayli eskiye dayanan dut ağaçlarının korunmuş olması beni ayrıca mutlu etti. Başkan Günel, “Bu ağaçlara erkek dut veya çınar aşısı yapacağız, doğayı koruyacağız” açıklamasında bulundu. 

“Vites büyüterek hizmetlerimize devam edeceğiz” diyerek, önümüzdeki 5 yılda izleyecekleri yol haritasının ipuçlarını veren Günel, “Hakkımda açılmış bir tek dava yok. Meclis üyelerimin haklarında hiçbir soruşturma yok” sözleriyle de “Alnım ak, başım dik” mesajı verdi. 

BAŞKANA YAKIŞMADI

Bu “proje turu” sırasında Tenis Kulübü’nün civarındaki sitelerde oturduğunu söyleyen bir kadın Başkan Günel’in yanına gelerek, belediyenin çalışmaları esnasında doğan bir sıkıntıyı dile getirmeye çalıştı. İlk önce kadını dinleyen Günel, konuşmanın bitmesini beklemeden, “Arkadaşlar ilgilensin” diyerek belediye bürokratlarını işaret etti. 

Bir belediye başkanının vatandaşa sırtını dönüp gitmesinin doğru bir tavır olmadığını yeri gelmişken belirteyim. 

Yine Kadın Danışma Merkezi civarındaki apartmanlarda oturan bir kadının, “Buranın önünü yeşil alan yapın” çağrısına Başkan Günel’in “Yaptığımız yatırımlardan dolayı teşekkür edin. Tek talebiniz bu mu?” şeklinde karşılık vermesi “tevazu” sınırlarının dışındaydı.

VATANDAŞA DAHA SEVECEN YAKLAŞILMALI

Evet, vatandaşın “tek talebi” özellikle son 30 yılda betonlaşma çılgınlığının arttığı Kuşadası’nda “yeşil alan” olabilir. Belediye başkanlarının bunu “küçümseyici” bir edayla karşılamasının hiç ama hiç haklı gerekçesi olamaz. 

Siyasetçinin en temel görevi, halkın talep ve beklentilerini dinlemektir. Siyasetçi hele hele de bir belediye başkanı, kendisine yöneltilen eleştiri ve sitemler karşısında bir “üstten bakış” içine girmemeli, daha mütevazı olabilmelidir. 

22 yıllık genel iktidarı bu konuda yerden yere vuran CHP’nin mensupları, vatandaşa karşı daha “sevecen” olmalılardır ki, mevcut siyasi iktidardan “farklı” bir konum ve anlayışta olduklarına bu toplum ikna olsun. 

Gerek “olumlu” gerekse de “eleştirel” yönleriyle Başkan Günel’le geçirdiğimiz 5 saatin kritiğini yapmaya çalıştım. 

Her şeye karşın bu basın toplantıları ve “proje turları” gayet yerindedir ve sürdürülmelidir. 

Kalın sağlıcakla…