Erol Kapluhan’ın tespitlerine göre “Dünya üzerinde toplam 31 doğal afet türü bulunmakta ve bunlardan 28’i meteoroloji ile ilgili olduğu bilinmektedir. Bu doğal afet türleri içerisinde en tehlikeli olanlardan biri de kuraklıktır. Kuraklık ile mücadele süreci, bu afetin çok yavaş başlaması aylar ve hatta yıllar boyu kümülatif olarak çok geniş alanları etkilemesi sebebiyle diğer doğal afetlere göre çok daha zordur. Kuraklık tüm iklim kuşaklarında görülen bir doğa olayıdır ancak bölgenin kuraklığa karşı olan hassasiyeti ve etki derecesi bölgeler arası farklılıklar göstermektedir”.

Türkiye kuraklık haritasını ele aldığımızda en kötü senaryoya göre 50-60 yıl daha sürecek bu kuraklık sürecinden etkilenecek bölgelerimiz kurak ve yarı kurak bölgeler olarak (Güney Doğu ve İç Anadolu bölgeleri) ile yeterli suya sahip olmayan ve yarı nemli bölgeleri (Ege ve Akdeniz bölgeleri) dir.

İller bazında ele aldığımızda Hakkâri’den başlamak üzere tüm Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu’nun Karadeniz’e yakın olan ve ikliminden etkilenen kuzey illeri hariç olmak üzere Sivas, Nevşehir, Aksaray, Kırşehir, Kırıkkale, Çorum, Kayseri, Niğde Karaman, Eskişehir birinci derecede olmak üzere İç Ege illeri olan Afyonkarahisar, Uşak, Kütahya, Çameli ve Kale dışında tüm Denizli ikinci derecede kuraklığa maruz kalacaktır.

Aydın ili ise neredeyse tamamı kuraklıktan üçüncü derecede etkilenecektir.

Ancak Aydın için önemli olan yer üstü sulama suları rejimidir. Aydın ilinin en önemli akarsuyu olan Büyük Menderes’in ana kaynaklarını Afyonkarahisar, Uşak ve Denizli illeri sahiptir. Bu illerde de 2022 yılı yağışı 454.2 mm, normali 604.7 mm, geçen yıl yağışı ise 592.1 mm’dir. Yağışlarda normaline göre 24.9, 2021 yılına göre % 23.3 azalma meydana geldi.

Ege Bölgesindeki yağış azalmalarından en fazla sırasıyla Afyonkarahisar, Uşak ve Denizli illeri etkilendi. Yağışların azalması ise Aydın ilinde özellikle Nazilli ve doğusunda Adıgüzel Barajından tarımsal sulama yapan Nazilli, Kuyucak ve Buharkent etkilendi ve bu ilçe çiftçileri su kısıtından kısmetine düşeni aldılar.

Çözüm su tasarrufu ve planlamasıdır. DSİ 21i Bölge Müdürlüğü ve değerli çalışanları Büyük Menderes ve diğer su kaynaklarının planlamalarını titiz bir şekilde yapmaktadırlar.

Biz üreticiler ise su kaynaklarının bilinçli kullanmalı aksi takdirde beklenen yağışların meydana gelmemesi durumlarında, bu kaynak türünün beklenen talebi karşılayamayacağı ve kuraklığın kendini daha güçlü hissettirmeye başlayacağı görülmektedir.