Bursa’da bir ortaokul müdürünün okulda görevli öğretmenlere gönderdiği yazıda, sınıflarda kız öğrencilerle kızların erkek öğrencilerle erkeklerin denk gelecek şekilde oturtturulmasını istediğini hayretle öğrendik.
21’inci yüzyıl Türkiye’sinin eğitim kurumlarında hâlâ daha bu zihniyetteki insanların var olduğunu, bir de bunların yönetici koltuğunda oturduğunu görmek tam bir utanç vesilesi.
İnsan, böylesi çağdışı uygulamaları gencecik beyinlere yerleştirmeye çalışanları, meslektaşları üzerinde tahakküm kurmak isteyen çarpık zihniyeti gördükçe öfke kumkuması yaşıyor. ‘Körpecik beyinler kimlere emanet?’ diye hayıflanıyor. Bu zihniyetteki kişilerle ‘eğitimci’ sıfatını yan yana getirebilmenin çok zor olduğu kanaatine varıyor.
***
Cumhuriyetimizin kurucusu, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk, eğitim ordusunun neferlerine, “Cumhuriyet sizden fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmenizi ister” sözleriyle seslenmişti. Büyük Önder, yeni neslin öğretmenlerin eseri olacağını da her fırsatta vurgulamıştı.
Küçücük çocukları ‘harem – selamlık’ türünden uygulamalarla ayırmaya çalışan bir zihniyet ve onun temsilcileri fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller yetiştirebilirler mi? Böyle bir şey mümkün mü? Yeni nesil, bu ve bu zihniyetteki okul müdürlerinin ve öğretmenlerin eseri olacaksa vay o yeni neslin haline!..
***
Ortaya çıkan bu skandal üzerine Osmangazi Kaymakamlığı, okul müdürü hakkında soruşturma başlatmış. İnşallah göstermelik bir soruşturma değildir. Dilerim, yöneticisi olduğu okulun öğretmenlerine ‘kızları ayrı, erkekleri ayrı oturtun’ talimatı veren bu müdür, şu anda bulunduğu makamdan daha yüksek makamlara terfi ettirilmez, ödül gibi cezalara muhatap bırakılmaz!..
Şunu hiçbir zaman akıllardan çıkarmayalım ki, geleceğin özgür ve eleştirel düşünen, bilimle, sanatla yoğrulmuş nesilleri harem – selamlık uygulamalarla değil, demokratik ve laik eğitim sistemiyle yetişir.
***
Laiklik ve demokrasi hem ülke yönetimi hem de eğitim sistemi açısından ekmek kadar, su kadar, hava kadar vazgeçilmezdir. Laik demokratik devlet geleneği çizgisinden saparsak, Ortadoğu toplumlarından farkımız kalmaz. Bu talimatı veren okul müdürü ve o anlayıştakiler, buna özlem duyabilir ama çok iyi bilmelidirler ki, milletimizin böyle bir toplum düşü yoktur. Kalın sağlıcakla…