Son zamanlarda ortaya konan Aydın'ı tarih kenti haline getirme çabaları takdire şayandır. Bu anlamda Aydın’da Arkeloji müzesi açma planı önemlidir. Ancak Aydın'ın tarih, kültür ve turizm kenti haline gelebilmesi için daha radikal girişimlere ihtiyaç vardır. Önümüzde bir İzmir örneği durmaktadır. İzmir’e geçenlerde yolum düştü. Milyonluk nüfusuyla İzmir neler yapmış neler. İzmir, ben tarihi, aynı zamanda modern bir kentim demeyi kafasına koymuş. Yeşildere üzerindeki (Eski Aydın-İzmir/Havalimanı-Gaziemir-Konak Bağlantı yolu), Kadife Kale altındaki tüm gecekondular yıkılmış. İzmir limanına bakan muhteşem Kadife Kale(surlar), tüm görkemiyle ortaya çıkmış. İzmir, yakında dev yolcu gemilerini ağırlayacak limanı faaliyete geçirecek. Kuşadası’na yanaşan o dev Curise gemileri artık İzmir’e yönelecek. Modern alıveriş merkezleri ve tarihi dokusuyla İzmir buna hazırlanmaktadır. O dev curise gemileri, İzmir limanına yanaşırken, gemide bulunan turistler İzmir yamaçlarında Kadife Kale’yi görecek. Onların kafasında İzmir’in tarihi bir kent olduğu imajı uyanacaktır. Turistler, Karşıyaka, Mavişehir tarafına baktıklarındaysa İzmir’in modern bir kent olduğunu fark edecektir. Bazıları, olanların Kuşadası’na gelen turist sayısını etkilemeyeceğini düşünebilir? Neden mi? Efes, Meryemana Kuşadası’na yakın. Ancak unutulmasın Efes ve Meryemana İzmir ilinde kalır. İzmir, Meryemana ve Efes’e direk ulaşmak adına kendi transfer alternatiflerini oluşturacağa benzemektedir. Niçin mi? İzmir, sadece Kadife Kale altındaki gecekonduları temizlemekle kalmamış. İkiçeşmelik(Konak-Hatay-Üçyol bağlantı yokuşu) üzerindeki Agora’yı (antik dönemin en ünlü Pazaryerini), restore etmektedir. İzmir bununla da yetinmez. İkiçeşmeşlik(cadde) ile Agora arasındaki tüm dükkânları yıkar. Tarihi mekânın tüm ihtişamı gözler önüne serilir. Tarihi dokunun çevresinin gecekondularla, yüksek binalarla, modern yapılarla gölgelemenin, örtmenin yanlışlığını İzmir görür. Milyon nüfusuna, o kadar mali, hukuki, sosyal soruna rağmen yanlıştan döner. Çözme iradesine sahipsen her sorunun üstesinden gelirsin. Sonuçta İzmir kazanır; İzmir’in geleceğine yatırım yapılır. Antik dönemde Agora’nın su ihtiyacı, Kadifekale sırtlarındaki pınarlardan karşılanır. Pınar suları tünellerle ta Agora’ya kadar indirilir. Yakın zamana kadar bu gizemli tünellerin varlığı bilinmemekteydi. Gecekondular, kaldırıldıkça bu tüneller keşfedilir. Hala içinde su akışı olan bu tüneller pek çok insanın merakını celp edeceği benzemektedir. İzmir’in yaptığını, Aydın ne yapar? Bilmiyorum… Ortada bir irade görsem, alkışlamak isterim. Yıllardır Aydın’ın ilinin turizme kazandırılacağından söz edilir. Hal böyleyken Aydın’a(merkeze) bir tek turist gelmez. Lafla peynir gemisi yürümüyor demek ki. Haksız mıyım? Hem turist Aydın’ın nesine gelecek? Bir tek ağaç bulunmayan Güzelhisar ve Kurtuluş mahallesindeki daracık, bina yığını sokaklarında ne yapılır? Bende bir anahtar var. Aydın gerçekten turizme kazandırılabilir. Bırakın turizmi, birazdan diyeceklerim kendi insanımız için yapılmalıdır. Yakında Farabi Sokak’ta, Aydın Ticaret Odası’nın alt tarafında yer alan Gümrük Önü Hanı restore edilecek. Edilsin… Daha önce Nasuhpaşa Külliyesi restore edilmişti. Aynı mekânda Cihanoğlu Külliyesi de var. Bu tarihi mekânlar mutlaka alışveriş yerleri, hobi mekânları, kafelerle fonksiyonel hale getirilmelidir. Ancak söz konusu mekânların hiçbiri apartmanlar ve derme çatma yapıların gölgesinde kalmamalıdır. Batı Gazi Bulvarı ile bu mekânlar arasında kalan binaların tamamı yıkılmalıdır. Ortaya çıkacak alanda peyzaj çalışması yapılmalıdır. Kot farkından dolayı tarihi mekânlar muhteşem görünecektir. Hem o tarihi mekânlar böylece daha fonksiyonel hale gelecektir. Buradaki kafeye oturan kişiler, yeşilliklerin ardından Gazi Bulvarındaki trafik akışını seyredebilecektir. Işıklandırılan tarihi mekânlardan gece caddeden geçenler gözlerini alamayacaktır. Ramazan Paşa Camii altındaki bölge yeniden düzenlenebilir. Caminin güzelliği ortaya çıkartılabilir. Oradan aşağı dev şalelerden müteşekkil bir su parkı oluşturulabilir. Su parkında yer alan kimi adalarda Aydın iline mahsus tarihi ev modellerin kimisi yeniden aslına uygun halde inşa edilebilir. Ramazan Paşa Camii altı düzenlemesi çok zordur. Ancak yukarıda söz ettiğim Farabi Sokak’la ilgili proje ciddiye alınmalıdır. Proje mali, idari, hukuki pek çok sorun doğuracaktır. Ancak çözme iradesine sahipsen sorunların tamamına meydan okuyabilirsin. İzmir’in yaptığını Aydın’ın ne yapacağını zaman gösterecektir. Aydın’ın yapabildikleriyse geleceğinin ta kendisi olacaktır. Doğru muyum? Çocukluğunu geçtiği yerleri görmek istemek bir hak mıdır? Bence bir haktır. Kentlerdeki tarihi dokular, geçmiş ile ilgili insanların en önemli rabıtasıdır. Tarihi talan edilmiş bir kentten hafızadan söz edilir mi? Hafızası olmayan toplumlar millet olabilir mi? Aslında sorun medeniyet meselesidir; millet olma davasıdır.