Kuzey ve Güney kutuplarında dünya kurulduğu günden bu yana var olan buzul dağları hızla eriyor. Eriyen buzullardan denize karışan sular da maalesef ki tatlı su… Türkiye’nin de içerisinde yer aldığı su fakiri ülkeleri çok yakın zamanda kuraklık ve kıtlıkla geçen yıllar bekliyor. Bu nu dile getirenler dünyaca ünlü meteorologlar. Her biri kendi mesleklerinde öncü olmuş kişiler. Yaptıkları çalışmaları sıklıkla dünya kamuoyuyla paylaşma devam ediyorlar.
Türkiye şimdilerde su fakiri ülkeler listesinde, geçmişte Anadolu’un her bir bölgesinde dereler, göller, nehirler ve birçok tatlı su kaynakları vardı. Öyle ki Burdur ve Isparta illeri için Göller Yöresi isimleri telaffuz edilirdi. Geçtiğimiz günlerde internet haberlerinden okuduğum kadarıyla Burdur’da pek çok irili ufaklı göllerin kuruduğu ifade ediliyordu. Şu günler de ülkemizin her bölgesinden kuraklık haberleri gündemde. Yakın gelecekte, Türkiye’nin de aralarında olduğu Orta Doğu ülkelerini susuzlukla imtihan olunacakları günler bekliyor.
Kutup bölgelerindeki buzulların erimesinin asıl nedeni olarak küresel ısınma olduğu yıllardan beri dillendiriliyor. Fosil yakıtlar (linyit kömürü ve petrol türevleri) kullanımı geçen yüz yılın son çeyreğinden başlayarak günümüze kadar artarak zirve yaptı. Bu ürünlerden atmosfere karışan karbondioksit ve karbon monoksit gazlarındaki aşırı artış nedeniyle dünyamızın biyolojik dengeleri alt üst oldu. Yağmurlar, karlar zamanında yağmıyor, mevcut tatlı su rezervleri de aşırı sıcak havalar nedeniyle buharlaşıyor. İnsanlık olarak kaybımız çok büyük. İçme ve kullanma suyumuzun tükenme raddesine gelmesi endişelerimizi katlıyor.
Evet su kaynaklarımızın oluşmasında milyonlarca yıldır katkı sağlayan kutup buzullarının hızlı bir şekilde eriyerek yok olmalarını görüyoruz ama baka kalıyoruz. Dünya genelinde bulut oluşumuyla kutuplardan çıkan tatlı sulara ulaşmak artık eski zamanlarda kalmak üzere. Gördüğümüz kadarıyla ülkeler bazında alınan önlemler yok. Yani göz göre göre kendimizin sonunu getiriyoruz. Su yoksa yaşam yok…
