Dünya tarihinin en önemli dönüm noktalarından birisi olan ve Mustafa Kemal Atatürk'ü tarihin şanlı sayfalarına taşıyan Çanakkale Zaferi'nin 110. yıl dönümünü coşkuyla kutluyoruz.
Avusturya veliahdının 28 Haziran 1914'te Sırbistan'da uğradığı suikast, emperyal çıkarlarını korumak isteyen ülkeleri harekete geçirmiş ve böylece Birinci Dünya Savaşı'nın fitilini ateşlemiştir.
Avusturya, Macaristan ve Bohemya Krallığı'nın Sırbistan'a saldırmasıyla hız kazanan savaş, Almanya'nın Belçika, Lüksemburg, Fransa ve Polonya'yı işgaliyle geniş bir alana yayılmıştır.
Bu karmaşa içinde, kendi saltanatını korumak ve dağılmaktan kurtulmak isteyen Osmanlı İmparatorluğu, savaşın galibi olacağına inandığı Almanya ile 2 Ağustos 1914'te bir ittifak antlaşması imzalamış ve tarafsız kalmayacağını açıklamıştır.
Bu gelişmenin ardından, İngiliz ve Fransız ortak donanması, 1914 yılının kasım ayı sonlarında Çanakkale Boğazı'nın önlerine demirlemiştir. Hedefleri Marmara Denizi'ne girip İstanbul'u ele geçirmek ve ardından Karadeniz'in Balkan kıyılarına çıkarak Almanya'nın ilerleyişini durdurmaktı.
Düşman, 15 Şubat 1915'te Çanakkale Boğazı'nın girişini ve çevresindeki mevzilerimizi yoğun bombardımana tutmuş, su altında, karadan ve havadan saldırılar gerçekleştirmiştir. Ancak bekledikleri başarıya ulaşamadıkları için geri çekilmek zorunda kalmışlardır.
19 Şubat 1915'te daha kapsamlı bir ikinci saldırı düzenlemelerine rağmen yine ağır kayıplar vererek boğaz girişine kadar geri çekilmişlerdir. En büyük saldırı, 18 Mart 1915'te saat 10:30'da yapılmıştır.
Tüm gücüyle saldıran düşman, boğazın ortasına kadar ilerlemiş olsa da Nusret mayın gemisinin döşediği mayınlar ve Türk topçusunun isabetli atışları sonucu iki büyük gemisinin batırılmasından sonra deniz savaşından çekilerek boğazın önünden ayrılmak zorunda kalmıştır.
“Yenilmez” denilen İngiliz Donanması, 5. Ordu'ya bağlı Türk topçusu karşısında hezimete uğramış, buna rağmen 25 Nisan 1915'te Gelibolu Yarımadası'nın iki yanından karaya asker çıkararak savaşı karada sürdürme kararı almıştır.
19. Tümen Komutanı Mustafa Kemal, düşman saldırısını duyduğu anda emrindeki 57. Alayla birlikte Kemalyeri'ne intikal etmiştir. Seddülbahir ve Arıburnu cephelerinin komutasını üstlenerek “Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum! ” diyerek çok kanlı ve çok şiddetli muharebelerin ardından savaşın gidişatını değiştirmiştir.
İngilizler, dört ay süren Gelibolu Savaşı'ndan bekledikleri sonucu alamayınca yeni bir plan hazırlamıştır. Buna göre Saros Körfezi sahilinden gelerek Türk tahkimatlarını ve bataryalarını susturmak ve donanmanın yolunu açmak amaçlanmıştır.
İngiliz donanmasının beklediği takviye birlikleri ağustos ayında Saros Körfezi'ne ulaştığında, yeni harekât planı devreye girmiştir.
Dünya savaş tarihinin en büyük amfibik harekâtı, 5 Ağustos 1915'te gece yarısından sonra Anafartalar'da gerçekleştirilmiş ve Anafarta, Arıburnu ve Kabatepe cepheleri başta olmak üzere buradaki bütün mevziler, tek tek ele geçirilmiştir.
Aynı gün, Saroz Grup Komutanı Albay Ahmet Fevzi Bey görevden alınmış, yerine Albay Mustafa Kemal Anafartalar Grup Komutanı olarak atamış ve Çanakkale'deki tüm askeri birlikler, komutası altına girmiştir.
Hazırlıklarını hızla tamamlayan Mustafa Kemal, 9 Ağustos'ta karşı taarruza geçmiş ve tarihe "Anafartalar Zaferi" olarak geçen muharebelerde önemli başarılar kazanmıştır.
Bu zaferin hemen ardından Kocaçimen Tepesi ile Conkbayırı cephe hattına geçerek burada düşmana karşı beş gün süren süngü hücumları gerçekleştirmiş, Conkbayırı, Tekketepe ve Kireçtepe savaşlarını da başarıyla kazanmıştır.
En büyük zafer ise 21 Ağustos'taki düşman saldırısının geri püskürtülmesiyle elde edilmiş, 29 Ağustos 1915'te Kayacıkağılı, İsmailoğlu ve Yusufçuktepe mevzileri geri alınmıştır.
Mustafa Kemal'in önderliğinde kazanılan ve "İkinci Anafarta Zaferi" olarak anılan bu muharebeler sonrasında bölgede dikkate değer bir düşman saldırısı yaşanmamıştır.
Savaş, 10 Aralık 1915'e kadar siper savaşı şeklinde devam etmiş, bu tarihten sonra mevzilerini hızla terk eden İngilizler, son askerlerini 9 Ocak 1916'da çekerek Çanakkale'yi tamamen terk etmiştir.
Mustafa Kemal'in önderliğinde yürütülen Çanakkale Savaşında bir kuşağın gençleri, şehit verilerek Türkiye'nin düşmesi engellenmiştir.