Koronavirüs salgınını bahane etmeyi bekliyormuş sanırım fırsatçılar. Neden mi?

Tedarikçisinden aracılık yapanına kadar her işletmeci salgını ve son olarak döviz kurunda yaşanan dalgalanmayı da fırsata çevirerek halkı soyup ihya olmanın peşindeler. Oldular da…

Pazarcısından tutunda, beyaz eşyacısına, mobilyacısına, elektrik dağıtım şirketlerinden, süt üreticiliği yapanlara aklınıza gelebilecek her kalemden her şeye vatandaşa aracılık yapanlar fırsat kolluyormuş meğerse. İstedikleri de oldu. Halk kuruş kuruş hesap yapıyor, ihtiyaçlarının acil olanını az miktarda alabilenler kendini çok şanslı görüyor.

***

Allah korkusunu çok para kazanma korkusuyla görmezden gelenler paranın icadından bu yana var. Çok para kazanma arzusuyla, hele birde kriz ortamına denk gelmişse bu kişilerde iştah kabarır ve tabir-i caizse canavarlar gibi saldırarak halkın, fakirin fukaranın elindeki kör kuruşa göz dikerler. Tıpkı şimdilerde olduğu üzere. Yahu halkımız yoksulluk sınırı ve açlık sınırı altında yaşamaya hayatta kalmaya çalışıyor. Siz fırsatçılar da kirli Pazar tezgâhlarınızı açtınız elinizdeki ürünleri fahiş fiyatlarla satıyor ve servetinize servet katıyorsunuz. Allah’tan korkun bu garibanlardan çaldığınız, evet çaldığınız diyorum her bir kuruş sizlere haram olsun…

***

Alın teriyle kazanılan her kuruş para pek tabiî ki helaldir. Helal kazanılan paranın bereketi de çok olur. Allah’ın ticareti hakkıyla yerine getiren kullarına mükafatı büyük olur. Fırsatçılık yaparak garibanın elindeki son kuruşa kadar göz dikenler ise Allah’ın gazabından asla kurtulamayacak. Çünkü yaradan herkesi görür ve hiçbir şeyi unutmaz. Şeytanın sofrasına tamah edenler de helak olacaklar. Kazandığınız paraların yetim ve öksüz hakkı olduğunu sakın unutmayın, ne demişler; ‘’Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste’’