NATO (North Atlantic Treaty Organization) Türkçe açılımıyla Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü.
Nisan 1949'da 12 ülke tarafından imzalanan Kuzey Atlantik Antlaşması'na dayanarak kurulan ve farklı dönemlerde 18 ülkenin daha katıldığı uluslararası askerî ittifaktır. Günümüzde NATO'ya üye olan ülke sayısı otuz'dur. Örgütün kurulmasının asıl nedeni olası savaşları önlemek ve savaş yapan ülkeleri sulh yoluyla barıştırmaktır. Ancak örgütü oluşturan büyük ülkelerin neredeyse tamamı savaşı körükleyen hatta dünya silah pazarını ellerinde tutan ülkelerdir. Kuruluş ve işleyiş amacına ters olan davranışları ve tutumları sergilemekten kaçınmayan ülkeler şirinlik maskesi takarak kirli işlerini ört bas etmeye çalışıyor. Örneğin bazı üye ülkeler iç savaş yaşayan ülkelere silah satarak sözüm ona ticaret yaparken, bunu gizli kapaklı yürüterek işlerini sessiz sedasız yürütmeye devam ediyor. Örgüt üyesi ülkelerin içinde de iki yüzlü politikalar sergileniyor. Örneğin Yunanistan'ın kendi topraklarında nükleer başlıklı savaş füzeleri bulundurması görmezden gelinirken, Türkiye böyle bir adım attığında tehlikeli ülke statüsüne çekiliyor. Ayrıca örgütün başka bir ayrımcılığı da din faktörü, yani hristiyan olan ülkeler daha fazla korunurken, Müslüman olan ülkeleri eleştirmek için sudan sebeplerle bahaneler bulunuyor. Türkiye NATO'nun kurucu ülkelerinden ve en fazla orduya sahip ilk beş ülkesinden biri. Bize zaman zaman dil uzatan diğer üye ülkeler askeri gücümüzün bilincinde oldukları için attıkları adımlardan geri dönebiliyorlar. Barış ve özgürlük bağlamında nutuklar atan örgüt aslında dağılmanın eşiğinde çünkü her kafadan ayrı sesler çıkıyor. Fikir ayrılıkları büyük çatlak oluşturuyor. NATO üyesi ülkelerin içerisinde sadece Türkiye Cumhuriyeti gerçekten barış ve demokrasi yanlısı. Bunu da hem söylemleri hem de eylemleriyle gösteriyor. Bana kalırsa ülkemiz her konuda onlardan daha cesur ve hak ve adaletten yana , zira NATO üyesi diğer ülkeler iki yüzlü ve maddi çıkarlar adına örgütün kuralları dışına çıkabilecek kadar da onursuzlar. Türkiye kendi değerleri ve görüşleriyle kendi yolunda sağlam adımlarla ilerleyen bir ülke aslında biz onlara değil onlar bize muhtaç örgütün devamlılığı adına. Kendi kurdukları Avrupa Birliği'de çatırdıyor, İngiltere bunu gördü ve kaçarcasına AB'den ayrıldı. Yani demem şu ki iyi niyetlerle oluşturdukları her oluşumu kötü emellerine alet ederek dağıtmak en iyi bildikleri işler. İzleyip görelim ülkemiz gelecekte dünyada en çok söz sahibi olacak bir ülke olacak. İşte o zaman anlayacaklar zamanında ülkemize ne kadar çok haksızlıklar yaptıklarını…
