Fransa Avrupa'da ekonomik ve coğrafi büyüklüğüyle yer alan bir ülke. Avrupa Birliği içerisinde sözü geçen Afrika ve diğer ülkelerden göç alan kozmopolit bir ülke. Göç alan Fransa'nın ağır iş sektörlerinde de bu göçmenler zor şartlar altında çalıştırılıyor yani sömürülüyorlar.Fransa'nın dış politikalarında sergilediği tutumların en kötüsü olanı da yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığıdır. Öyle ki isim vermeden krallıklar döneminden günümüze kadar ülkeyi yöneten her lider yabancılara özellikle de Müslümanlara karşı olan nefret söylemi ve eylemleriyle tanınıyor. Osmanlı İmparatorluğu'na karşı başlatılan 1. Dünya Savaşında cephede Türklere karşı savaşan sömürgeci zihniyet sahibi bir ülkedir.

Fransızlar sömürge olarak işgal ettikleri her ülkenin zengin kaynaklarını talan etmiş ve o ülkelerin halklarını köleleştirmiştir. Ayrıca Cezayir'de yüz binlerce yerli halkı katlederek tarihe adını kara bir leke olarak yazdırmıştır.

Gelelim bugüne, Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı devamlı bir hazımsızlığını ve hasmane duygularını her fırsatta çekinmeden küstahça açıklayan Fransa geçmişten gelen düşmanlığını sergiliyor. Son olarak Yunanistan'la askeri işbirliği antlaşması yaparak sözüm ona Türkiye'ye gözdağı verdiğini sanıyor. Zira 1. Dünya Savaşında asıl düşmanımız olan Yunanlılarla böyle bir iş birliği yapması manidardır. Yunanistan'a bakarsak Avrupa Birliği'nin en fakir ve en fazla iç ve dış borcu olan ülkelerinden biri. Yani hem hristiyan ülke olması hem de stratejik olarak doğu ve batı arasında sınır olması Fransa gibi sömürgeci bir ülkenin Yunanistan'a istediklerini yaptırabilmesi çok kolay olacaktır.

Geçmişte Avrupa'da yaşanmış tüm savaşların kışkırtıcısı ve baş müsebbibi Fransa'dır. Zira kralları küstah ve barbar oldukları için egoları her zaman yüksekteydi. Tarihin her sayfasında Fransa'nın eli kanlı eylemleri kaydedilmiştir. Aynı Fransa bugün de yapacaklarından geri kalmıyor. Şimdi iktidarda olan Emanuel Macron'da tıpkı kendinden önceki liderlerin izlediği yolda devam ediyor. Türkiye Cumhuriyeti'ne olan düşmanlıklarını her söylemde dile getiren Macron, zaman zaman küstahça açıklamalarda bulunmaktan da kaçınmıyor. Gelişmiş bir Türkiye'yi özellikle de Müslüman bir Türkiye'yi asla hazmedemiyorlar. Ülkemizin her alanda diğer İslam ülkelerinden çok daha ileri seviyelerde olması ve örnek teşkil etmesini kabullenemiyorlar. Son yıllarda başta savunma sanayisinde kendi ürettiğimiz silahlarımızı ve diğer alanlarda gösterdiğimiz ilerlemeyi gören Avrupalılar hem şaşırıyor hem de hasetleniyorlar. Her ne olursa olsun onların bizlere ve ülkemize olan tutumları değişmeyecek. Onlar düşmanlıklarını sürdürecek bizler de yolumuzda emin adımlarla ilerleyeceğiz…