İnsan toplumsal yaşama katılabildiği, etkin ve üretken bir yaşam biçimini benimsediği, çevresiyle sürekli iletişim içinde olduğu sürece, mutlu ve huzurlu bir yaşam sürebilir. Genç-yaşlı tüm bireylerin, yaşama sevincini yitirmeden, gelecek kaygısı duymadan, gereksinimleri karşılanarak, önemsendiğini ve sevildiğini duyumsayarak yaşamını sürdürmesi sağlıklı bir toplumun önemli koşuludur.

Yaşlılık, çocukluk ve gençlik dönemlerinde elde edilen birikim ve deneyimleri içinde barındıran bir hazine ve her insanın yaşamak zorunda olduğu bir dönemdir. Türk toplumunda yaşlıların çok özel bir değeri vardır. Yaşlılara; diğer bir değişle ATA olarak ifade edilen büyüklerimize karşı, tarihin her döneminde hak ettikleri saygı ve sevgi gösterilmiştir. Toplumdan kopmayan, genç düşünceli, hoşgörülü, deneyimleriyle gençlere yol gösteren yaşlılarımız, toplumu zenginleştiren en önemli değerlerdendir. Yaşlılarımızın aile içindeki etkinliklerini sürdürebilmeleri, beceri ve yetenekleri doğrultusunda verimlilik ve üretkenliklerini koruyabilmeleri yaşam kalitelerinin düzeyiyle yakından ilgilidir.

Yaşlılarımız bir ömür boyu vermiş oldukları hizmetler ve toplumumuza kattıkları değerler bakımından takdir edilmelidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti çatısı altında yaşayan her vatandaşımız aynı süreci yaşayacak ve bu bayrağı bir emanet olarak bir sonraki nesile bırakacaktır. Yaşlılarımızın temel ihtiyaçlarının karşılanması ve insan onuruna yakışır bir hayat sürmesi konusunda vatandaşlarımızın ve sivil toplum örgütlerin desteği takdire şayandır.

Dünya yaşlı nüfusunun giderek arttığı günümüzde gerek sağlık gerekse sosyal ihtiyaçlarının karşılanması, hak ettikleri değerin ve saygının gösterilmesi vurgulanmaktadır. Doğurganlık oranları düşmeye ve ortalama yaşam süresi yükselmeye devam ettiği sürece yaşlılarımızın sayısı ilerleyen yıllarda istikrarlı şekilde artacaktır. Günümüzde dünya yaşlı nüfusun 780 milyona yaklaştığı tahmin edilmektedir. 65 yaş üstü bireylerin dünya genelinde 2050 yılında 1,5 milyarı ulaşması ve nüfusun yüzde 22'sini oluşturması beklenmektedir. Yaşlı nüfusa doğru evrilen ülkemizde de nüfus projeksiyonlarına göre bu oranın artması kaçınılmazdır.

***************

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye’de yaşlı nüfus son beş yılda yüzde 24 artarak 2021 yılında 8 milyon 245 bine ulaştığı, toplam nüfus içindeki oranının ise yüzde 9,7 olduğu saptanmıştır. Bu oranın 2025 yılında yüzde 11, 2040 yılında yüzde 16,3 olması beklenmektedir. Türkiye'de 65 yaşına ulaşan bir kişinin kalan yaşam süresi ortalama 18 yıla yükselmiştir. İnternet kullanan yaşlı bireylerin oranı son beş yılda yaklaşık 5 kat artmıştır. Türkiye'de her 5 yaşlıdan biri tek başına yaşamaktadır. Yaklaşık her 4 haneden birinde en az bir yaşlı birey bulunmaktadır. Ülkemizde yaşlılarımız için gerek sağlık hizmeti veren geriatri merkezlerinin gerekse huzurevlerinin sayısı giderek artmaktadır.

Yaşlılık kötü bir şey değil, aksine gurur duyulacak, mutlu olunacak bir şeydir; zira yaşlanmak demek, hayatı o ana kadar acısıyla tatlısıyla tatmak, bu dünyada birçok şey paylaşmış ve geride güzel şeyler bırakmış olmak demektir. Yaşlılık; olgunluğun, tecrübenin, yaşanmışlıkların göstergesidir. Yaşlı bir insan hayat ile ilgili tüm tecrübeleri ilk elden edinmiştir. Bilgisi, görgüsü geniştir. Yaşlılar olaylara gençlerden daha geniş pencerelerden bakabilirler; çünkü onlar benzer durumları çok defa yaşayıp görmüşlerdir. Yaşlılık bazı insanlara ölüm korkusu getirir. Bazıları ise ölümden hiç korkmaz ve sıranın kendisine gelmesini sükûnetle bekler. Yaşlandığımızda geçmişte güzel şeyler yapıp arkamızda güzel şeyler bıraktıysak yaşadığımız hayat daha anlamlı olur. Bu nedenle hepimiz, gençliğimizi verimli geçirmeli, hayatımızı iyilik ve doğruluk üzerine yaşamalıyız.

YAŞLILAR TOPLUMUN EN DEĞERLİ VARLIKLARIDIR

Bir toplumun geleceğini çocuklar ve gençler oluşturur; ancak bu toplumun zeminini oluşturanlar, gençlerin doğru yönde ilerlemesini sağlayanlar yaşlılardır. Yaşlı insanlar, hayat hakkında hepimizden daha fazla bilgi ve tecrübeye sahiptir. Nerede, nasıl davranılması gerektiğini bizden çok daha iyi bilirler. Yaşlılar, hayatı bizlere öğretmektedir. Bu nedenle yaşlıların varlığı çok önemlidir. Günümüzde dünyanın önde gelen gelişmiş ülkelerine baktığımızda yaşlı oranlarının yüksek olduğunu görürüz. Geri kalmış ülkelerde ise genç nüfus her zaman çok daha fazladır. İşte, o gelişmiş ülkelerin çağın önünde gitmesinin en önemli nedenlerinden biri, yaşlılar ve onların sahip olduğu bilgi birikimidir.

Yaşlılar, bizi yetiştirmiş, bu günlere getirmiş insanlardır. Onlara saygıda kusur etmemek, onların değerini anlamak hepimizin görevidir. Onlar istese de artık bazı yetilerini kaybetmektedir. Biz gençler kadar güçlü ve hızlı değildir. Bu nedenle günlük yaşamımızda onlara yardım etmeli, ulaşım araçlarında onlara yer vermeli ve herhangi bir kurum, mağaza veya benzeri bir yerde sıra beklerken onlara öncelik tanımalıyız.

Bizi doğurup büyüten, bugünlere getiren kişiler yani anne ve babalarımız da bir gün yaşlanacaktır. Onlar, zamanında bize nasıl baktıysa, bizim için nasıl emek çektiyse bizler de onlarla ilgilenmeli, ihtiyaçlarını gidermeliyiz. Onlara asla saygıda kusur etmemeli, kendilerini yalnız hissetmemeleri için onları sık sık ziyaret etmeliyiz.

Yaşlılar toplumun en değerli varlıklarıdır. Yaşlılar manevi sermayeler olarak toplumda düğüm noktaları oluşturmaktadır. Yaşlılar, toplumda üretme yeterliliğini kaybetmiş, sosyal olarak toplumun bakmak zorunda olduğu kişiler olarak görülmemelidir. Manevi bir değer olarak algılanmalı ve ona göre sosyal ilişkiler kurulmalıdır. Yaşlıların duası, tecrübesi gençlere bir hedef gösterir ve yol olur.

YAŞLILARIMIZA SAYGI DUYALIM

Her yaşlı birbirine benzemez ama hemen hemen çoğunun istediği şey mutlaka ama mutlaka saygıdır. Bayramlarda, özel günlerde bir hatırlanmaktır. Onlar istemeden onlar söylemeden bizim onlar için bir şeyler yapmaya çalışmaya kalkışmamızdır. En basitinden emekli bir büyüğünüzün emekli maaşını çekip her ay ona götürebilirsiniz. Sık sık hastaneye giden büyüklerimize internet üzerinden sıra numarası alıp bekleme sürelerini azami bir süreye indirebilirsiniz. Etrafınızdaki yaşlıları düşünürseniz; hayat tarzlarınıza baksanız daha o kadar sizin için basit ama onlar için çok değerli o kadar çok şey bulursunuz. Siz yeter ki onu arayın muhakkak bulursunuz. Her yaşlıda kendinizi bulacağınızı unutmadan hayata devam etmenin yolunu bulabileceğiniz gibi…

Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ‘Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu; o milletin yaşama kudretinin en önemli kıstasıdır. Mazide muktedirken bütün kudretiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan bir milletin, istikbale güvenle bakmaya hakkı yoktur’ sözlerini de hatırlayarak, ülkemizin bugünlere gelmesinde büyük emeği ve çabası olan yaşlılarımızın yaşama sıkı tutunmaları dileğiyle, sağlık ve esenlik içerisinde hayırlı uzun ömürler diliyorum.

ÖZLÜ SÖZ: “Yaşlılık gençlikten daha adildir.”

“Gençliğin güzel bir yüzü ihtiyarlığın güzel bir ruhu vardır.”

“Sevilen bir yaşlı çiçek açmış kır gibidir.”

“Gençler ümitleriyle ihtiyarlar anılarıyla yaşarlar.”

Saygıdeğer Aydın’ın Haber Portalı Tüm Yeni Kıroba Gazetesi Okuyucularım; Selamlar, Saygılar ve Sevgiler. Güzel Günlere; Mutlu Yarınlara; Kalın Sağlıcakla ve Esenlikle… Yaşlılarımıza her zaman hürmet etmeliyiz.