Tarım; bitki, orman, hayvan ve su ürünlerini içermekte olup bunlardan elde edilen ürünlerin ticareti ile ekonomiye katkı sağlayan tarım sektörünü oluşturmaktadır (Doğan vd., 2015).
“Tarım sektörünün gayrisafi yurt içi hâsıladaki (GSYH) payı, 2019 yılı için %6.4 olarak ekonomiye katkı sağlamıştır (TÜİK, 2020).
Bu rakam 2022 yılında 6,5 olarak gerçekleşirken 2023 yılında 6,2’ye gerilemiştir.
Ülkemizde tarım sektörünün gerek yapısal, gerekse işlevsel yönetimi, ülke ekonomisinin diğer sektörleri ile bir bütün oluşturacak biçimde dengeli ve uyumlu gelişiminin sağlanması ile tarımın kalkınmadaki yeri sağlayamamaktadır.”
Türkiye’de 2000 yılında 26.4 milyon ha işlenen tarım alanı varken 2009 yılında bu rakam 24.3 milyon ha’a düşmüştür. Başka bir deyişle, 2000-2009 yılları arasında işlenen tarım alanlarında % 7.9 oranında bir azalma olmuştur.
Dünkü yazımızda 2001 yılında yapılan Genel Tarım Sayımı Köy Genel Bilgi Anketi sonuçlarına göre tarıma elverişli olup kullanılmayan arazi alanı 1898 bin hektar (10 milyon 898 bin dekar) şeklinde tespit edilmiştir.
“Ekilen tarım arazilerinin %31.36’sı sulanabilirken, %68.64’lük tarım arazisi sulanamamaktadır (TÜİK, 2016). Ayrıca 2001-2018 yılları arasında, toplam tarım alanı %8 azalışla 2001 yılında 40.97 milyon hektardan 2018 yılında 37.82 milyon hektara gerilemiştir. Bu gerileme dünyadaki 87 ülkenin yüzölçümünden daha büyüktür. Bunun yanı sıra ülkemizde tahıl ve diğer bitkisel ürünlerin üretim alanlarında (ekilen alan ve nadas) %17, sebze bahçelerinde %13.75 oranında daralma olmuştur (Tarım Raporu, 2019). “
“Bu istatistiki veriler, tarım arazilerinin %100 tam kapasiteyle zengin tarım topraklarının değerlendirilemediğini ve ekonomik katkısının azaldığını göstermektedir. Bunun nedenleri arazilerin parçalı, dağınık, küçük, hisseli ve eğimli bir yapıda olmasıdır. Özel mülkiyete dayalı küçük aile işletmelerinin hâkim olduğu bir tarımsal yapı bulunmaktadır.
Tarım arazilerinin düzenlenmesi ve korunmasına yönelik yapılan düzenlemeler, bölgelerin farklı tarım işletmeciliği faaliyetlerini ekonomik işletme ölçeğinin artırılmasına yönelik sorun giderici ve tarım arazilerinin kullanımını kolaylaştırıcı ıslah, arazi toplulaştırma ve gerçekleştirilmektedir. (Aydın & yapılamaması, tarla Ancak sorunların Dengiz, 2020). “
“Sürdürülebilir toprak yönetimi kapsamında, temel ekosistem hizmetlerini sağlama ve biyoçeşitliliği koruma konularına dikkat edilerek toprak kaynaklarının sürdürülebilir duyulmaktadır. Arazi yönetimine kullanımının ihtiyaç planlanması, yönetim stratejilerinin belirlenmesi, politikaların üretilmesi konularının toprak özellikleri dikkate alınarak tarım arazilerinin sürdürülebilir yönetimi sağlanmaya çalışılmaktadır (STY, 2021). “