Pandemi günlerinin artık yavaş yavaş sona erdiği günlerde hiç kitap okudunuz mu..?
Aydın'da kitap yazan ve konusunu yerel'den alan Aydın'lıların arttığını kıvançla izliyor ve seviniyorum.
BEN AYDINLIYIM DİYEN HER KİŞİNİN OKUMASI GEREKEN 2 KİTABI SİZLERE TABITACAĞIM.
Bu yazarların ilki rahmetli Asaf Gökbel “ Aydın tarihi “ ve “Milli Mücadelede Aydın “ kitabıyla 1919-1922 yılları arasında Aydın'ı işgal yıllarının zulmünü ve 7 Eylül e gelinen günleri kaleme almıştı.
Benzer bir kitap “Mustafa nın Romanı memleket Çocuğu “ gene Aydın'ı anlatan bir kitap yazarı Zeki Mesut Alsan 'ın kaleminden güzel bir anı ve tarih kitabıydı.
Ben AYDINLIYIM diyen herkesin bu iki kitabı mutlaka okumasını öneririm.
Ardından Hilmi Bayındır'ın Kolalı Matbaası yayını “Aydın İli Coğrafyası “ kitabı çocukluğumdan bu yana elimden düşmedi.Bugün aramızda olmayan rahmetli Fehmi Poyrazoğlu, Sadettin Demirayak ,
Mehmet GENÇ , tanrıdan uzun sağlıklı ömürr dilediğim , Etem Oruç, Ahmet Zeki Muslu , Günver Güneş, Sabahattin Burhan, İbrahim Kiraz, Abdülkadir Turhan ,Menderes Akdağ ve Aydın Lisesinden sınıf arkadaşım sevgili arkeolog Şükrü TÜL ile isimleri uzun listesiyle elimde bulunan ve burada yazamadığım , elleri öpülesi , onlarca şiir kitabı yayınlayan şair yazar dostlarımız .
Yıllar geçtikçe Aydınlı şairler ve yazarlar, ADÜ de görevli araştırmacı ve akademisyenler Aydın hakkında bir kitaplığın iki üç rafını dolduracak nitelikte kitap yayınladı.
Biliyorum ki, onlarcası da , yayınlanmak üzere hazır nice araştırmalar ve tezler var sırada.
Kitap okumanın faydaları üzerine oldukça fazla söz ve kitap da yazılmıştır.
Gerçekten kitap okumak ciddi ve zaman ayırılması gereken bir iştir.
Boş zamanları doldurmak için değildir.
Çünkü okumak ciddi bir iştir, boş zamanlarda yapılacak bir iş değildir.
Uluslar okumak üzerine istatistiklerle kültür seviyelerini belirlerler.
İşte Japonya'da kişi başına düşen kitap gazete sayısı ile bizdeki gazete başına kişi sayısı uçurumları, ekonomilerine büyük devlet olmalarına yansımıştır.
Bize okumanın zevki maalesef öğretilmedi, okullarda , derslerde.
Okumak bir araçtı, hedef ve amaç değil.
Okumayı ancak eğlence olduğunda katlanabiliyoruz.
Ne gariptir çok değil bir ay önce aşağıdaki gazete başlığı ile dikkat çekmiştim.
1938 yılındaki bir gazetede ilginç bir haber başlığı.
Okumuyoruz…!
Yıl 2021 ..! Ne değişmiş 83 yılda..?
Hiçbir şey..!
Gene okumuyoruz.
Sınıf geçmek için ders kitabının dışında , kim kitabın kapağını açtı..?
hangi eğitim sistemi bizlere , keyifle kitap okumanın zevkini aşıladı..?
Roman okuyan kızlarımıza , “boş boş oturma ,al eline şu süpürgeyi “ diyen ebeveynler büyüttü bizi..!
Hor görmemeli, Çünkü onlarda öyle büyüdü.
Ne gördülerse bize aynısı.
Ama “Z” nesli öylemi..?
Yani 2000 sonrası doğanlar,
Ders kitaplarının dışında ,
En azından çağdaş yazarların kitaplarını okuyorlar.
Okumak ciddi bir iştir, boş zamanlarda yapılan bir hobi değildir.
Çünkü okumak göz ve beyin ile yapılabilen koordineli bir iştir.
Oysa günümüzde bazı ülkelerde “aptal kutusu “ denilen Televizyon sadece göz'e hitap eden , beynimizi kullanmamıza gerek olmayan iletişim aracıdır.
En kolayıdır.
Onun için mi bilmem unutkanlık, alzaymır, son yıllarda büyük artış gösteriyor.
Çünkü kullanılmayan organlar gittikçe küçülüyor.
Beyin de bunlardan biri.
Çalışmayan , çalıştırılmayan bu en önemli organımız beyin gittikçe küçülüyor.
Küçük beyinlerle büyük işler düşünmek ve yapmak , nerdeyse imkansız.
Okumayan nesil , ilimden , bilimden , fenden gittikçe uzaklaşıp, empati yapmayı da unutur.
Onun için ne sempati kalır ne de komşuluk..!
Tıpkı bugünkü yaşadığımız günler gibi..!
*****
Okumak ve yerelde olan biteni anlamak , şehrin hafızasını kaydetmek adına Kent bellekleri bir adrestir.
Aydın'ın amiral gemisi SES gazetesi 29 Ekim 1946 tarihinden bu yana ayakta olan tek gazete.
Kurucusu Hilmi TÜKEL in arşivi ,Aydın eski eserleri Sevenler Derneği tarafından ,AYTO Kültür evine bağışlandı.
Bu arşiv aydın da olup biteni zaman tüneli içinden bizlere aktarıyor.
Aydın'ın böyle canlı tarihi tanıklarını , Aydın hakkında kitap ve dökümanları EFELER KENT BELLEĞİNE ve geleceğe , tarihe kazandırmalıyız.
Aydın'da uzun yıllar gazetecilik yapan Hilmi Tükel'i tanıyan kaç kişi kaldı ,ya da Atatürk'ün Aydın'a geldiğinde , bugün Adliye sarayının olduğu yerdeki tarihi Macar ustaların şaheseri Vali konutuna Topyatağındaki, Erkek Sanat Okulundan elektrik çeken
Halkevinin sinemacısı Haydar Özde 'yi..?
Aydın 'ın en büyük eksikliği AYDIN YEREL TARİH dergisinin olmamasıdır.
Bu konuda hayli yol alan ve 5-6 yıldır Kuşadası'nda YEREL TARİH adı altında aylık dergi çıkaranlar dostlarımın hem kutluyorum hem de kıskanıyorum .
Ticaret Odası önceki dönem başkanı doğduğu Safranbolu'nun tarihi içine işlemiş ,Sevgili Ali Ergül dostumuzun kişisel çabalarıyla,
Kuşadasının ileri gelenlerinin desteğiyle ,”KUYETA “ Kuşadası yerel tarih grubunun,
Kuşadası hakkında topladığı bilgileri görsel malzemeleri paylaşarak zengin bir yayın arşivi oluşturdu.
hatta binlerce lira harcayarak , Milli Kütüphane ve Başbakanlık dökümantasyon merkezinden , Kuşadası ile ilgili tüm yayınları ve belgeleri temin ederek , Osmanlıca'dan tercümesini YEREL TARİH dergisinde yayınlamağa başladı.
Benim görüşmemde nice efsanelerin gün yüzüne çıktığı hayretle anlatımından dinledim.
Dönüşte , Kuşadası Soğucak köyü tarihi mezarlığını gezdim.
Osmanlıca bir çok mezar taşının yer aldığı tepedeki mezarlıkta denize hakim manzaralı bir de türbe var.
Soğucak köyünün eskiden “ Hanya” adında bir Rum köyü olduğunu belirten köylüler,
bu tarihi yerleşim hakkında fazla bir şey de bilmiyorlar.
Haydi daha çok geç kalmadan, tarihe tanıklık etmiş çınarlar , ahrete intikal etmeden ,Yerel değerlerimize ve tarihimize sahip çıkmağa..!
AYDIN YEREL TARİH dergisini yeniden zaman tüneli içinden çıkararak AYDIN tarihine kazandıralım.
Önce yerel değerlerimiz ,sonra evrensel zenginliğimiz.
Çünkü Ulusal olmadan , uluslararası olunmaz..!
SÖZÜN ÖZÜ :
HERŞEYİN BİR ŞEYİNİ,
AMA BİR ŞEYİNDE HERŞEYİNİ
EN İYİ BİLMELİ İNSAN ..!
MEHMET ÖZÇAKIR
P.K:110 EFELER AYDIN
GSM : 0.542.7608691