Çok uzun yıllardır varolan, dünyadan haberleri bize sunan gazeteler, hayatımızın bir parçası olmuş durumda. Küçükken filmlerde izlediğimiz gibi ‘yazıyooor, yazıyoor’ diye gazeteyi elinde sallayarak koşuşturan çocuklarla başladı gazetelere merakımız. Günümüz mecrasında gazetenin önemli yerlere sahip olduğu aşikar. Peki gazete ve basın hizmetleri tarihte hangi zamanda kimler tarafından icat edildi? Sıkı dönemlerden sonra gazetelerin özgürleşmesi nasıl bir serüvene yol açtı? 
***
Osmanlı Devleti'nde ilk gazeteler yabancılar tarafından çıkarılmıştı. İstanbul ve İzmir'de yayınlanan yabancı gazetelerin ardından basın resmi olarak 1831 yılında yayınlanan Takvim-i Vakayi ile başlamış. İlk resmi gazete olan Takvim-i Vakayi iç ve dış olaylar hakkında halkı bilgilendirmek amacıyla çıkarılmış. Bu adım, Osmanlı'da baskı makinesinin kurulmasından uzun bir süre sonraya denk geliyor. Takvîm-i Vekâyi, yayın hayatı boyunca birkaç kez kapatılmış ve 1922 itibarıyla meclis tarafından Resmî Ceride ve daha sonra Resmî Gazete adıyla yayımlanmış. İngiliz diplomat ve gazeteci William Churchill tarafından 1840 yılında yayın hayatına başlayan ve 1866'da kapanan Cerîde-i Havâdis, ikinci Türkçe gazetedir. 1860 yılında Osmanlı devlet adamı ve gazeteci Agâh Efendi tarafından hazırlanan Tercümân-ı Ahvâl, basılan ilk özel gazetedir. Yazarları arasında İbrahim Şinâsî ve Ahmed Vefik Paşa da yer almıştır. Sonraki yıllarda ise kurucusu Şinasî olan Tasvîr-i Efkâr yayımlanmış fakat 1866'da kapanmıştır.
***
İlk Türkçe dergi olan Mecmua-i Fünun, aynı dönemde Münif Paşa tarafından kurulmuştur. 1867'de yayımladığı bir haberden ötürü kapatılan Muhbir adlı gazetenin kurucusu ise Ali Suavi'dir. Diyojen, ilk mizah dergisidir. 1878 yılında Meclis-i Mebûsan'ın kapatılmasıyla denetleme, kapatma, yasaklama, kısıtlama gibi eylemler uygulanmıştır. Bu dönemde saray ile arası iyi olan basın devam etmiş ve İkdam ile Sabah, bu dönemin yayın yapan gazeteleridir.
***
1908 itibarıyla basın alanında özgürlüklerin meydana gelmesiyle çok sayıda gazete ve dergi yayımlanmıştır. Servet-i Fünûn, Yeni Gazete, Tanin, Hukuk-u Umumiye gibi birçok gazete ve dergi çıkmış fakat 31 Mart Vakası ile basına bazı kısıtlamalar getirilmiştir. Bu süreçte Hasan Fehmi (Serbesti başyazarı) ile Ahmet Samim (Sada-yı Milliye başyazarı) öldürülmüştür. Tanin ise yakılıp yıkılmıştır. Kurtuluş Savaşı sırasında hem Anadolu’da hem de İstanbul’da çeşitli yayınlar ortaya çıkmıştır. Bu dönemde Ankara ile İstanbul hükûmetlerini destekleyen farklı dergi ve gazeteler yayımlanmıştır. Ankara Hükûmeti, resmî olarak Hâkimiyet-i Milliye'yi basarken Mustafa Kemal Atatürk, 1920'de Anadolu Ajansı'nı kurmuştur.
***
Saltanatın kaldırılması, Türkiye'de cumhuriyetin ilanı ve yeni bir yönetimle beraber 1923'te basına getirilen sıkıyönetim kaldırılmıştır. Bu dönemde Yunus Nadi Abalıoğlu, İstanbul'da Cumhuriyet gazetesini yayımlamaya başladı. 1925 yılında çıkarılan Takrir-i Sükûn Kanunu ile birlikte "ulusal çıkarlara" ters düşen gazeteler kapatılmıştır. Akbaba, Küçük Mecmua, Ayın Tarihi, Türkiyat Mecmuası, Resimli Ay gibi dergiler bu dönemde çıkmıştır. 1931 yılında çıkarılan Basın Yasası ile hükûmetlere gazete kapatma yetkisi verilmiş, 1937 yılında Tan gazetesi bu yasadan ötürü kapatılmıştır. Aynı dönemde Varlık, Kadro, Ülkü, Ulus, Belleten, Tercüme dergileriyle Ulus (Hâkimiyet-i Milliye'nin yeni adı) ile Son Telgraf (Açıksöz'nün yeni adı) gazeteleri yayımlanmaya başlamıştır. II. Dünya Savaşı sırasında Vatan, Tan ve Tasvir-i Efkâr, savaşla ilgili yorumlarından ötürü hükûmet tarafından kapatılmış; Tan gazetesiyle basımevi ise yakılıp yıkılmıştır.
***
1946 yılında çok partili döneme geçilince hükûmetlerin gazete kapatma yetkisi kaldırılmıştır. Bu dönemde Hürriyet, Zafer, Milliyet, Dünya ve Tercüman gazeteleriyle Yeditepe, Hisar, Türk Dili, Ufuklar, Akis, Hayat, Dost dergileri yayımlanmıştır.

Kaynak: Vikipedia