Bugün Ekim ayının ilk günü.
Yani sonbahar'ın ikinci ayının birinci günü.
Gündüz serin ve sıcak bir arada,
gece soğuk ve kapalı pencereler, naftalinli battaniyeler.
Ne demiş şair ,
“Eylül toparlandı gitti işte
Ekim filan da gider bu gidişle
Tarihe gömülen koca koca atlar
Tarihe gömülür o kadar.''
Türk şiirinin en yalnız, en mutsuz, en umutsuz ve en içli şairi Turgut Uyar'ın ''Acıyor'' isimli şiiri işte böyle biterdi,
Eylül toparlandı gitti işte, Ekim filan da gider bu gidişle…!
Öyle olmadı mı? Eylül toparlandı gitti işte, Ekim filan da gider bu gidişle,
Kasım dediğin nedir ki,
Bir ay sonrası Kapı Aralık, ardından gelsin Ocakbaşı.,
Kışın anası.
Mevsimler birbiri peşi sıra koşarken , yitirdiğimiz zaman ve geçen ömrümüz.
Bu ömrümüzde neleri yaşadık, neleri gördük ,
anamızı , babamızı ,kardeşimizi seçemesek de,
Apartmanda yönetici, Dernekte başkan ve Belediye meclis üyesi,milletvekili ,
Hayatımıza giren eşlerimiz,
Hayatta hep birilerini seçeriz,
İnsanı anlamak pek öyle basit bir iş değil,
Bir insanı anlamak için ,
Ya borç para ver, ya beraber seyahat et, ya da aynı masada çilingir sofrasında sohbet et..!
Derler…!
İnsanoğlu kendini gizleyen en akıllı varlık.
Hayvan bile vazife çıkardığı durumunu belli eder bir çeşit..,
Denir ki,
Isıracak köpek havlamaz,
Ama gülen bir insanın ne yapacağı belli olmaz..!
Önünde ağlar , arkandan güler..!
Velhasıl iki yüzlüdür insanoğlu.
Olduğu gibi görünen yüzünü,
Göründüğü gibi olan yüzünü,
Asla öğrenemezsiniz dokunup açmazsanız içinden neler geçirdiğini
hangisi doğru , hangisi eğri..?
Bazen hayvanlardan öğrenmeliyiz insanlığı ,
Bakın saksıdaki bir Fesleğeni,
Dokunulmadıkça kokusunu hissettirmeyen bir bitkidir.
Aynı fesleğen gibi, dokunulmadıkça , varlığındaki cevherleri göstermeyen,
İnsanlar ,
Dokunduğunuzda , o zaman içlerindeki inci ortaya çıkar.
ama siz dokunmadıkça ona,
Asla bilinmez..!
Kelek mi, yoksa melek mi..?
İnsanları iyi tanıyın..!
unutmayın ki 1915 yılında kısaca Şarlo lakaplı Charlie Chaplin ,
Katıldığı “ Charlie Chaplin 'e benzeyenler “ yarışmasında 3. olabilmişti..!
Aslı, kendine benzeyenler arasındaki yarışmada ancak üçüncü olabilmiş..!
Böyledir insanoğlu onca benzerinin yarışmasında aslını bile göremez..!
Aşağıdaki anekdot gibi,
Yaşlı borsacı ile genç borsacı parkta sohbet ederler.
Yaşlı olanı gence mesleğin püf noktalarını anlatır.
-Bak evladım.Bu meslekte başarılı olmak için sadece fırsatları değerlendirmek yetmez.
Zaman zaman fırsatları da senin yaratman gerekir.
Bunun için sürekli dikkatli olman gerekli.
Uygun bir yorumla, hiç umulmadık olaylar bile, çok büyük fırsatlara dönüşebilir.
Bak mesela, şu karşıda gördüğün taze köpek pisliği sana sadece iğrenç bir şey olarak geliyordur.
Ama ben eğer, "şu pislikten bir lokma alıp ağzına atarsan sana 5 bin lira veririm" dersem, olay senin açından nasıl da büyük bir fırsata dönüşüverir, değil mi? Yapar mısın bu söylediğimi..?
Genç borsacı "Tabi efendim" der.
Parmağını pisliğe daldırır, bir lokma alır yutar.
Yaşlı borsacı cebinden 5 bini , çıkartır, gence verir.
Bir süre yürürler, genç dayanamaz sorar,
- Hocam, ben size ayni teklifte bulunsaydım kabul eder miydiniz?
Bakın ileride de başka bir pislik var.ben versem 5 bini dener miydiniz?
Yaşlı borsacı "tabi ki" der.
O da bir lokma alıp yutar.
Genç borsacı da çıkartır, biraz önce kazandığı 5 bini iade eder.
Bir süre sessiz sessiz yürürler. genç yine dayanamaz sorar,
- Hocam. Ne sizin cebinizdeki para miktarı değişti , ne de benim cebimdeki..:?
Söyler misiniz, biz bu b.ku niye yedik ?
yaşlı ve kurt borsacı cevap verir:
- Öyle deme evladım. Durduk yerde 10 bin liralık işlem hacmi yarattık..!
Kıssadan üç hisse,
Yola çıktıklarınızı yolda bulduklarınızla değişmeyin,
Yıllardır yediğimiz haltları, neden ve ne için yediğimizi bir daha tartın,
Sakın kazandıklarınızı bir b.k uğruna harcamayın..!
SÖZÜN ÖZÜ:
KİMLE GEZDİĞİNİZE KİMLE ARKADAŞLIK ETTİĞİNİZE DİKKAT EDİN.
ÇÜNKÜ BÜLBÜL GÜLE , KARGA ÇÖPLÜĞE GÖTÜRÜR..!
HERŞEY NEYE LAYIKSA ONA DÖNÜŞÜR..!
MEHMET ÖZÇAKIR
P.K:110 EFELER – AYDIN
GSM : 0.542.7608691