Vay anasına sayın seyirciler, pardon sayın okuyucular .

Eskiden “ bir türk dünyaya bedel “ derdik.

Şimdilerde bize çıktı bir rakip.

Bir virüs dünyaya bedel.

Bir aydır hayat zehir oldu dünya’ya.

Önce domuz gribi, ardından kuş gribi derken bu kez de Corona yazılıp KORONA okunan yeni bir virüs çıktı meydane,her ülke birbirinden merdane.

Sağlıkçılar bu konu etrafında pervane.

Nihayet Dünya Sağlık Örgütü PANDEMİ ( KÜRESEL SALGIN ) ilan etti de , sorunun büyüklüğünü geç de olsa kavradık.

Ülkelerin hatta dünyanın ekonomisi durdu.

Maçlar , spor müsabakaları, konserler, fuarlar, etkinlikler kısaca hata durdu adeta.

Gördünüz mü bir Virüs’ün yaptığını..!

Bir virüs ,

ne metro bıraktı ne de kampüs , otobüs , minibüs..!

Millet birbirinden çekinir olduk.

Küçük bir öksürük ve hapşırma,

Savaş bombası adeta.

Herkes bir tarafa.

Zaten akıllı telefonlar, diziler yüzünden evde bile herkes kendi köşesinde yanlızlık yaşarken,

Virüs ile hepimiz daha da ayrı gayrı düştük.

Kalabalıklar içinde yalnızlık yaşamak ,

Sessizliğin sesini duymak kadar zor.

Biraz geçmişe dönelim , tarihin tekerrür ettiği yıllara bakalım.

2006 yıllarıydı,

Kuş gribi çıktığında binlerce masum kanatlı telef edilmişti.

Oysa hatırlayanlarınız olacaktır,

Aydın valisi çok sevdiğim mütevazi insan Mustafa Malay eski dört yoldaki vali lojmanında beslediği tavuklarla bir basın toplantısında bakın nasıl meydan okumuştu.

“Kuş gribi için şüpheli iller arasına alınan Aydın'da, Vali Mustafa Malay, tavuk ve güvercin beslemeye devam ediyor.” başlığıyla çıkan haberlerde,

“Kuş gribi de olsa tavuğu keser yerim" diyen 15 yıl önce 2006 da dönemin Aydın Valisi Mustafa Malay, vatandaşa kötü örnek olmamak, endişeye düşürmemek için konağın bahçesinde beslediği 13 tavuk ve 9 güvercinin kesilip, temizlendikten sonra yenmek üzere saklanması talimatını veren Vali Malay, akşam eve gittiğinde fırında pişen bir tavuğu afiyetle yedi. Diğerlerini dolaba koyduklarını, daha sonra tüketeceği “ açıklaması kamuoyunda dehşetle karşılanmamış mıydı..?

Vali konağında beslediği kümes hayvanlarına her gün yem veren Malay, "Bu hastalık biz çocukken de vardı. Hastalanan tavukları ölmeden kesip yerdik. Bir şey olmazdı. Vatandaşların paniğe kapılmasına gerek yok. Eğer tavuklarım kuş gribine yakalanırlarsa keser yerim" sözleri genlerimizdeki cesaretin bir tezahürüydü.

Kim bilir belki Vali Malay haklıydı.

Ateşte kuş gribinin etkisi kalmıyor olabilirdi.

Bununla da kalmadık biz..!

Rusya’ da Çernobil nükleer felaketinde Karadeniz’in çayını içen Bakan’lar görmedik mi bu ülkede..?

Oysa açıklanan istatistiklere göre dünya da Korona dan çok daha büyük artışla , 100 hatta bin kat daha fazla diğer hastalıklardan ve hatta açlıktan insan ölümleri yaşanıyor.

Tamam Korona’yı hafife almayalım ,

Ama ,

aynı özen ve dikkati diğer sağlık sorunları içinde gösterelim.

SÖZÜN ÖZÜ :

İNSANLIKÖYLE ÇOK İLERLEDİ Kİ,

ARTIK NE GÖRÜNÜYOR, NE DE GÖZÜKÜYOR.

MEHMET ÖZÇAKIR

[email protected]

P.K:110 EFELER – AYDIN

GSM : 0.505.8077828