Kuzu ve dana eti karışımı kıyma ile hazırlandıktan sonra şişe sarılıp mangal kömüründe pişirilen Manisa kebabı; pide, sumak, yoğurt ve domatesli sosla servis ediliyor.
Şehre gelenlerin aradıkları lezzetlerden biri olan Manisa kebabının ustalarından olan Onaylı ailesi de Doktor Sadık Ahmet Caddesi üzerindeki 97 yıllık dükkânlarında geleneksel lezzeti 3 kuşaktır yaşatıyor.
Üçüncü kuşak kebapçı İbrahim Onaylı, AA muhabirine, dedesi Halil İbrahim'in 1927 yılında açtığı dükkânı emanet olarak gördüklerini dile getirdi.
Kardeşi Bilal ile dedesinin mesleğini sürdürdüklerini anlatan Onaylı, "Bizim dükkânımız 3 kuşaktır devam ediyor. Hikâyemiz aslında şu anda bulunduğumuz bu mekânda başlıyor. Yaklaşık 100 yıldan beri de babam, ben ve kardeşim Bilal ile 4. kuşak olarak yetiştirdiğimiz yeğenim Ali Semih Onaylı ile aynı mekânda hikâyemiz devam ediyor." dedi.
Kentteki birçok kebapçının dedesinin çırağı olduğunu dile getiren Onaylı, şehre özgü lezzeti müşterilerine sundukları için keyif duyduklarını söyledi.
"BİZDEKİ ÖNCELİK MÜŞTERİ MEMNUNİYETİDİR"
İşlerini sevgiyle yaptıklarını vurgulayan Onaylı, şöyle konuştu:
"Manisa kebabı denilince akla ailemiz gelir. Dedem, babamı yetiştiriyor, babam da bizi yetiştiriyor. Ben iktisat mezunuyum ama babamın yanında büyüdüm. Hem okudum hem ortaokulda ve lisede buraya geldim çalıştım. Babam bize bunu 'altın bilezik' olarak gördü. Bu iş bizim altın bileziğimiz esnaf deyimiyle... Yaklaşık bir asırlık işletmede 4. kuşak yeğenim Ali Semih'i de yetiştiriyoruz. Bu serüveni, Manisa kebabını, 1927'den beri deyimini inşallah o da aldığı eğitimle ve bizden gördüğü tarzla sürdürecek çünkü bizdeki öncelik müşteri memnuniyetidir."
İzmir ve İstanbul'da şube açmaları konusunda teklif aldıklarını anımsatan Onaylı ancak bunu sadece dede yadigârı dükkânda devam etmek istedikleri için değerlendirmediklerini söyledi.
Onaylı, 1928 yılı Cumhuriyet Bayramı'nda dükkânlarının önünde dedesi Halil İbrahim Onaylı'nın da bulunduğu tarihi fotoğrafı gururla sakladıklarını sözlerine ekledi.
