Geçen gün EFELER BELEDİYESİ tarafından ikincisi açılan KİTAPKAFE ile kentimizde bilgiden yararlanılabilecek kültür merkezlerine biri daha eklendi.
OKU emriyle başlayan dinimizin öğretilerinden en başta geleni okumak ve öğrenmek.
Bu vesile ile Aydın'a kültür ve eğitim alanında katkıda bulunan EFELER BELEDİYESİNİ kutluyorum.
Artık okumanın öğrenmenin mazereti yok..!
Sıcacık , çağdaş bir ortamda kitaplar sizleri bekliyor.
AYDIn kentinde yaşayanların AYDIN olma gibi bir zorunluluğu var.
Kent merkezindeki Aydın İl Halk kütüphanesi, Aydın Kültür merkezindeki Çocuk kütüphanesi ve gazete arşivi, Efeler belediyesinin 2 kitap kafesi, okulların , hatta sınıfların kendi kütüphaneleri, internet destekli olarak sizleri bekliyor.
Ama gelgelelim , dün Kuşadası'nda çektiğim bu fotoğraflarda olduğu gibi kitapları çöplere atanlara üzülmemek elde değil.
İhtiyacı olanlar ile , ihtiyacı olmayanları buluşturan belediyelere bırakalım bu kitapları.
Kitaba ulaşamayanlar için yardımcı olalım.
Yoksa dini öğretimizde , “oku “ demez “okumayın “ sadece itaat edin emredileni yapın denirdi.
Okumanın, , Aziz sançarlar gibi bilim adamı olmanın bir önemi de, hayatın şifrelerini çözmek,
Yaşamı kolaylaştırmaktır.
Cehalettten yaşamını yitirenler eğer okuyup öğrenselerdi,
Ne yaklaşan kış gecelerinde soba zehirlenmesinden yaşamlarını yitirirler,
Ne de trafikte binlerce ocak söndürürler.
İçinde internet de bulun modern salonlarda okumanın keyfine varmanın,
Hazzını tattınız mı hiç..?
Şimdi bu ilim ve irfan yuvaları,kütüphaneler sizleri bekliyor.
Nerdeyse bir milyonun üzerinde harcama yapılarak 8 yıl önce yeniden açılan Aydın Kütüphanesi…!Efeler Kitap kafeleri yolunuzu gözlüyor.
Eğer , içinde insanlar yoksa,
Bir hiçtir bu binalar yapılar.
Haydi bugünden tezi yok,
Aydın ve Aydınlılar kütüphaneye…!
Hepimiz için restore edilen bu güzide binaları boş bırakmayalım.
Öğrenciler, ev hanımları, emekliler okumağa koşalım.
Söz okumak üzerine açılmışken ,
Rölativitenin ( İzafiyet Teorisi ) babası Einstein örneği geldi aklıma
Hiç de zeki olmayan Einstein , sadece sürekli kafa yorup yılmadan
Okuması araştırması ve peşini bırakmaması onu bilim adamı yapmıştır.
Çünkü, Taşı delen de suyun ağırlığı değil, devamlılığıdır.
Türkiye'nin okumayı pek sevmediği malum.
Daha çok seyretmeği ve dinlemeyi seviyoruz.
Çünkü okumak ve düşünmek beyni çalıştıran yorucu ve ciddi bir iştir.
Nedense biz gözlerimizi yorarak okumayı ve beynimizle düşünmeyi pek sevemedik.
Boş zamanlarınızda kitap okumayın, kitap okumaya zaman ayırın, çünkü kitap okumak ciddi bir iştir..!
Dünyada Bir Japon bir yılda ortalama 25 kitap okuyor
Bir İsviçreli bir yılda ortalama 10 kitap ,
Bir Fransız bir yılda ortalama 7 kitap okuyor.
Türkiye'de 6 kişiye yılda 1 bir kitap düşüyor.
Yani bir kişiye altıda bir kitap..!
Türkiye'de okuma alışkanlığına sahip olan kişi sayısı ortalama 40 bin kişidir.
Türkiye de Dergi okuma oranı % 4, Gazete okuma oranı % 22,
Radyo dinleme oranı % 24, Televizyon izleme oranı ise sıkı durun tam % 95…!
Acaba genlerimize işleyen bir davranış farklılığımıdır bizim ki.?
Sahilde kumların üzerinde kitap okuyan birini görürseniz deniz kenarında,
Bilin ki o bizden biri değil , yabancıdır.
Otobüste vapurda okuyanlar onlardır.
Okuyan insanı kandırmak kolay değildir.
Ama okumayanlar, siyasetçilerin kolay oyuncağıdır.
Eğitimli kişiler çevresine duyarlı ve bilinçli kentlidir.
İşte onun için analar babalar , evlatlarına sadece ders kitapları dışında,
Okuma izni vermediği içindir ki ulusça çocukluktan bu yana okuma özürlüyüz…!
Okumak zorunda olduğumuz ders kitaplarını da işte bu kötü alışkanlıkla,işi bitince çöpe atmaktan çekinmiyoruz.
O kitapları sadece ezberleyip not alıp ders geçmek için kullandık .
Hayatlarının yarım aşırını aşan aksaçlılar , emekliler , sözüm size,
Artık unumuzu eledik , eleğimizi astık , bizden geçti deseniz de,
Aydın kütüphanesi , Efeler Kitap kafeleri, içindeki çocuğu ve hayat sevincini yaşatan siz kıdemli gençleri bekliyor.
sizden daha gençleri utandırın, okumaya koşun.
Okuyan , düşünen ,sorgulayan, siyasetçilere kolay teslim olmayan ,
bilinçli uyanık bir nesil için…!
Okuduğunuzu çevrenizle paylaşmak, sivil toplumlarda çalışmak , hatta siyasetin içinde olmak için Aydınlanmak üzere , kütüphaneler ve kitaplar sizi bekliyor.
Hem alzaymır, hem de demans için en etkili önlem, beyni çalıştırmaktan geçer.
İçine bir şey atılmayan beyin , değirmentaşları misali kendini öğütür.
Kısaca beden eğitimi vücut için neyse, okumak beyin için odur.
Atatürk'ün “ hayatta en hakiki mürşid ( yol gösterici ) ilimdir ,fendir “ dediği muasır medeniyet seviyesine ancak okumak ile ulaşabileceğimiz muhakkaktır.
Kitap okumayı alışkanlık haline getirelim.
SÖZÜN ÖZÜ :
ALIŞKANLIKLARINIZA DİKKAT EDİN ,DEĞERLERİNİZE DÖNÜŞÜR, DEĞERLERİNİZE DİKKAT EDİN, KARAKTERİNİZE DÖNÜŞÜR. KARAKTERİNİZE DİKKAT EDİN, KADERİNİZE DÖNÜŞÜR.
MAHATMA GHANDİ
Mehmet ÖZÇAKIR
P.K:110 EFELER – AYDIN
GSM : 0.542.7608691