Birleşmiş Milletlere (BM) bağlı Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) İsviçre'nin Cenevre kentindeki yemekhanesinin ikinci şefi olan Ömer Sarıkaya, tantuniden elbasan tavaya, mercimek çorbasından yaprak sarmaya varıncaya kadar yaptığı Türk yemekleriyle dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerin beğenisini topluyor.
Sarıkaya, Fransa'da aşçılık eğitiminin ardından mesleğe başladığını belirterek, Fransa'daki çeşitli iş tecrübelerinin ardından mesleğini 12 yıldır İsviçre'de sürdürdüğünü söyledi.
Yaklaşık 6 yıldır birçok uluslararası kuruluşa yemek servisi yapan İsviçre'deki en büyük şirketlerden birinde ikinci şef olarak çalıştığını ifade eden Sarıkaya, şu bilgileri verdi: "Birleşmiş Milletlere bağlı Uluslararası Çalışma Örgütünün Cenevre'deki yemekhanesinin ikinci şefiyim. Günde 800 ila 1200 kişiye yemek veriyoruz. İşimi severek yapıyorum. Burada farklı milletlerden insanlara yemek yapma imkanı buluyorum. Farklı ülke mutfaklarına yer veriyoruz. Türk mutfağına ait yemekler de yapıyoruz. Yakın zamanda tantuni ve Türk mezelerinden oluşan tabak yaptık. Burada çok sayıda vejetaryen var. Meze tabağımız büyük ilgi gördü. Türk mutfağı büyük beğeni alıyor."
"Vejetaryenler Türk meze tabağını çok beğendi"
Son dönemde yemekhanenin menüsünde Türk yemeklerine daha fazla yer vermek için girişimlerde bulunduğunu aktaran Sarıkaya, şunları kaydetti: "Yakın zamanda Türk mutfağı tanıtım günü düzenledik. Bu kapsamda menümüze tantuniyi dahil ettik. Tantuni yapmak için elektrikli tantuni tavasını özel olarak Türkiye'den sipariş ettim. Tantuni büyük ilgi gördü, o gün yaklaşık 300 kişiye satış yapıldı. Aynı gün yaprak sarma, kısır, havuçlu tarator, fava, patlıcan ve biber kızartmasının yer aldığı Türk mezelerinden oluşan bir tabak da servis ettik. Burada çok sayıda vejetaryen var. Mezeler de çok beğenildi. Farklı milletlerden çok sayıda kişi yemeklerimizi beğenerek yedi."
"Uluslararası kuruluşlarda Türk yemekleri pişecek"
Türk mutfağına dair yurt dışındaki algıdan duyduğu rahatsızlığı dile getiren Sarıkaya, "Türk mutfağıyla ilgili yurt dışında yanlış bir algı var. Bu benim yıllardır mücadelesini verdiğim bir konu. Yabancıların birçoğu Türkiye'de günde üç öğün döner yenildiğini sanıyor. Türk mutfağını sadece dönerden ibaret sanıyorlar ve başka bildiğimiz bir şeyin olmadığını düşünüyorlar. Halbuki Türk mutfağı zengin ve eşsiz lezzetlere sahip bir mutfak." dedi.
Şef Sarıkaya, Türk mutfağını tanıtmayı ve geniş kitlelere ulaştırmayı hedeflediğini ifade ederek, şunları söyledi: "Çalıştığım şirketin yemek servis ettiği diğer uluslararası kuruluşlarda da belirli dönemlerde Türk yemekleri yapmak yönünde bir projem var. Şirket bu konuda gerekli onayı verdi. Artık Cenevre'deki diğer uluslararası kuruluşlarda da Türk yemekleri menülerde yer alacak." (AA)
