Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü yüksek lisans öğrencisi Büşra Bigat Akça’nın yüksek lisans tezi olan ‘Cumhuriyetin ilk basma fabrikası: Nazilli Sümerbank’, kitap olarak yayımlandı.
Paradigma Akademi Yayınları’ndan çıkan kitap, 9 Ekim 1937’de Ulu Önder Atatürk tarafından açılan ve uzun yıllar Türk sanayisinde oldukça önemli bir yere sahip olan Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası’nın kuruluş öyküsünü ve sosyoekonomik yönlerini irdeliyor.
“GURURUMUZSUN”
Öğrencisi Büşra Bigat Akça’nın Sümerbank’la ilgili çalışmasının kitap haline getirilmesinden duyduğu memnuniyeti ifade eden ADÜ Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Günver Güneş, “Öğrenciliğinden itibaren çalışkanlığına, dürüstlüğüne, samimiyetine tanık olduğum vefa duygusunu hiç bir zaman unutmamış olan kardeşimi, meslektaşımı ben de hiç yalnız bırakmadım. Birlikte konferanslara, panellere katıldık. Düğününde yanı başında idim. Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsünde doktora programını kazandığında, doktorasını tamamladığında onun kadar sevindim. Mutlu oldum. Gururumuzsun Büşra. Sonuna kadar hak ettiğin akademi yolun açık olsun. Eserinin yeni yayınları teşvik etmesi, Cumhuriyet Tarihi alanına zenginlik kazandırması dileğimle” görüşlerini aktardı.
Araştırma – inceleme dalında 337 sayfa olarak yayımlanan kitabın kapak yazısında “Nazilli’nin çiçeğidir basmalar, işçinin alın teridir basmalar” ifadesi yer alıyor.
“NAZİLLİ, SÜMERBANK’LA YENİDEN DOĞDU”
“9 Ekim 1937’de Mustafa Kemal Atatürk’ün katılımıyla Türk Sanayisinde oldukça önemli bir yere sahip olan Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası açılmıştır” tespitinin yer aldığı tanıtım yazısında şöyle denildi: “Fabrika pamuklu üretimine yaptığı katkı yanında benzersiz özellikleriyle de oldukça dikkat çekicidir. Fabrikanın işçilerine sunduğu modern ve huzurlu çalışma ortamına ek olarak sağlanan ekonomik ve sosyal olanaklar hem ilçe hem de çevresinde iş arayışında olan hemen her vatandaş için cezbedici olmuştur. Fabrikayla başlayan yenilik ve değişim rüzgârı zamanla tüm ilçeyi etkisi altına almış, Nazilli Sümerbank ile adeta yeniden doğmuştur. Atatürk 9 Ekim altın anahtarla yalnızca Sümerbank’ın kapılarını işletmeye açmamış, aynı zamanda Nazilli’nin kapılarını da yepyeni bir dünyaya açmıştır. Kent Sümerbank’a ekonomik refahın yanında bu aydınlanmış hayatı da borçludur. Atatürk’ün yaktığı bu küçük ışık, zamanla tüm ilçenin aydınlanmasını sağlayacak, gelişmelerin temeli olmuştur. Kitabın yazılma amacı da tüm bu gelişmeleri aktarmaktır.” (KIVANÇ UĞUR)
