DEM Parti milletvekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’in İmralı ziyaretine ilişkin yazılı açıklama yapan Ertürk, “Çok değil bundan 10 yıl önce Çözüm süreci adı altında bu ülkede yaşanılan garabet süreç daha bir arpa boyu yol alınmasına fayda sağlamamışken, 34 PKK’lının Habur’dan giriş yaparak ‘’Pişman Değiliz’’ açıklamalarına rağmen serbest bırakılmalarının üzerinden anca 10 yıl geçmişken, mektupları Devlet Televizyonlarında okutulmuş, bizim terörist başı olarak nitelendirdiğimiz şahsın ortak paydada birleştiği muhteremlerle birbirlerine ‘sayın’ diye hitap etmelerine ve Türkiye Cumhuriyeti değerlerini hiçe sayarak halkımızı sürükledikleri bu karanlık yola şaşırmamak lazım” dedi.
Ertürk, “Seçim dönemlerinde Türk halkının sinir uçlarına dokunarak bizim kapalı kapılar arkasında DEM Parti ile görüştüğümüzü söyleyen ve mesnetsiz iddialarla seçmeni manipüle eden zat ı muhteremler, İmralı’da tutuklu bulunan cani terörist başı için randevular ayarlamakta ve aymaz bir akıl tutulmasıyla Gazi Meclisimizin Kutsal çatısı altına davet ederek, elinde binlerce şehidimizin kanı bulunan caniyi neredeyse ‘akil adam’ ilan edip Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yol göstermeye çağırmaktadırlar” ifadelerini kullandı.
“İSTEDİKLERİ ATEŞİ YAKMALARINA İZİN VERMEYECEĞİZ”
Açıklamasında MHP Lideri Bahçeli’yi sert sözlerle hedef alan Ertürk, şunları kaydetti:
Rahmetli Başbuğ Alparslan Türkeş’in canını ortaya koyarak kurduğu ve son nefesine kadar kimseye baş eğmeden Türk halkının menfaati için mücadele ettiği partinin genel başkan koltuğunda oturan Devlet Bahçeli’ye de tavsiyemizdir: Zamanında asılması için meclis kürsüsünden ip attığı, şimdilerdeyse barış güvercini muamelesi yaptığı terörist başı için attığı ipi kendi boynuna geçirmesi tüm milletimiz için daha faydalı olacaktır. Zira cadı kazanı gibi kaynayan Ortadoğu coğrafyasında ülkemizde harlanmasına vesile olmak istedikleri ateşi yakmalarına hiçbir zaman izin vermeyeceğiz. Çünkü Sayın Genel Başkanımız Müsavat Dervişoğlu’nun haykırarak ifade ettiği gibi ‘Kimin ne istediği belli olmadan birtakım yerler ve adresler göstererek Türkiye'nin geleceğine dair bir yol haritasını müştereken oluşturuyoruz hissiyatı yaratmasını da ben kabul etmiyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti sokakta akıl arayan bir devlet görünümünden behemehâl kurtarılmalıdır. Bunun müsebbibi de iş başında bulunan iktidar ve onun devlet aklı zannettiği akılsız. Ve bu vesile ile İYİ Parti demekten imtina ederek bize İP diye seslenenlere hatırlatmakta fayda buluyoruz; ‘İp iyidir; tuğlayı hizasında iti yuvasında tutar!”
