Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi, İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na (UNRWA) ait kliniği hedef almasına ilişkin açıklama yaptı.
Açıklamada, "İşgalci İsrail Cibaliya Mülteci Kampı'nda UNRWA'ya ait kliniği bombalayarak yerinden edilenlere karşı korkunç bir katliam gerçekleştirdi. Saldırıda 16'sı kadın, çocuk ve yaşlı olmak üzere 22 kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı." ifadeleri kullanıldı.
İsrail'in "insanlığa karşı işlediği suçlar listesine yenisini eklediği" ve BM kurumu bünyesindeki klinikte yerinden edilen masum Filistinlilerin hedef alındığı belirtildi.
Açıklamada, "Sağlık kuruluşlarını ve yerinden edilenlerin sığındığı barınakları barbarca ve kasıtlı olarak hedef alan işgalci İsrail'in, sivillere ve yerinden edilmiş kişilere karşı sürdürdüğü soykırım suçunu en güçlü şekilde kınıyoruz." ifadesi kullanıldı.
Gazze'de İsrail ordusunun hedef aldığı yerinden edilenlerin barındığı merkezlerin sayısının 228'e çıktığı bildirildi.
İsrail'in saldırılarının çatışmalarda sivillerin korunmasını garanti eden tüm uluslararası norm ve sözleşmeleri apaçık bir şekilde ihlal ettiğinin altı çizildi.
BM bünyesindeki bir sağlık kuruluşunun hedef alınmasının "tam anlamıyla savaş suçu" olduğu belirtildi ve buna karşı uluslararası eylem yapılması çağrısı yapıldı.
İsrail'in Gazze'de saldırılarını genişletmesinin "büyük bir ciddiyetle takip edildiği" kaydedilen açıklamada, İsrail ordusunun genişlettiği saldırılarıyla toplu katliamlar, sivillerin hedef alınması ve altyapının sistematik olarak yok edilmesi gibi suçlarına değinildi.
Açıklamada, "İşgalci İsrail'in askeri işgalini sürdürüp, tampon bölgelerini genişleterek, şiddetli saldırılar ve soykırım yaparak Filistinlileri göçe zorlama yoluyla sahada yeni gerçeklikler dayatmayı amaçlayan planlarına karşı uyarıyoruz." ifadesi kullanıldı.
Gazze'de işlenen soykırım ve etnik temizlik suçlarından İsrail'in yanı sıra ABD, İngiltere, Almaya ve Fransa gibi ülkeler de sorumlu tutuldu.
Dünya ülkelerine seslenilen açıklamada, İsrail'in Gazze'de işlediği suçların kınanması ve sivillerin öldürülmesinden söz konusu ülkelerin sorumlu tutulması çağrısı yapıldı.
Uluslararası toplumdan, "işgalci İsrail'in tüm sınırları aşan vahşetine son verilmesi için" cesur ve kararlı bir tavır alması istendi.
BM Güvenlik Konseyi ile Uluslararası Ceza Mahkemesine "Filistin halkına karşı günlük olarak işlenen soykırım ve göçe zorlama suçlarından İsrailli liderlerin sorumlu tutulması için" acil ve somut adımlar atma çağrısı yapıldı.
Ayrıca, İsrail'e karşı siyasi, hukuki ve diplomatik baskının artırılması ve uluslararası hukuk ile uluslararası meşruiyet kararlarına uygun siyasi çözümlerin dayatılması talep edildi.
İsrail, saldırıyı itiraf etti
Öte yandan İsrail ordusu da Cibaliya'daki saldırıyı kabul etti.
İsrail ordusu, "Hamas'ın burayı komuta merkezi olarak kullandığını ve sivillere zarar vermemek için önlem aldığını" ileri sürdü.
İsrail'in daha önceki saldırında büyük hasar gören klinik, zorla yerinden edilen Filistinlilerin barındığı bir merkez olarak kullanılıyordu.
İsrail Savunma Bakanı Katz, Gazze'ye saldırılarını genişlettiklerini duyurdu
Katz, X hesabından yaptığı paylaşımda, saldırıların bu sabahtan itibaren genişletilmesiyle Gazze Şeridi'nde daha fazla toprak işgal etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Gazze Şeridi'ndeki saldırıları genişletmelerinin Hamas ve Gazze halkı üzerindeki baskıyı arttıracağını kaydeden Katz, bu alanların İsrail'in "güvenlik bölgesine" dahil edileceğini savundu.
İsrail ordusu, Refah'a kara saldırısı başlattı
İsrail devlet televizyonu KAN ise ordunun, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentine bu sabah itibarıyla kara saldırıları başlattığını duyurdu.
Haberde, gece boyu süren yoğun hava saldırılarının ardından ordunun ateşkesin bozulmasından sonra ilk kez bölgeye girerek karadan saldırı başlattığı ifade edildi.
Daha öne işgalin genişletilmesi hazırlıkları kapsamında Güney Komutanlığı'na konuşlandırılan İsrail ordusunun en büyük tümeni olarak kabul edilen, zırhlı araçlar ve tanklardan oluşan 36. Tümen'in Gazze'nin güneyine girdiği kaydedildi.
Filistin'den "Gazze'deki soykırım ölçüsünde İsrail'e ciddi bir uluslararası baskı yapılması" çağrısı
Filistin Dışişlerinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyinde bulunan Cibaliya'daki mülteci kampında yerinden edilenlerin sığındığı Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na (UNRWA) ait kliniği hedef aldığı; aralarında çocukların da olduğu çok sayıda Filistinlinin hayatını kaybettiği ve yaralandığı katliamı kınadı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki kara saldırısının kapsamını genişletmesi ve Filistinli sivilleri hedef alan toplu katliamını ciddiyetle takip ettiği belirtildi.
İsrail hükümetinin Gazze Şeridi'ndeki askeri işgali sürdürme, tampon bölgelerin genişletilmesi ve bölge sakini Filistinlilerin zorla yerinden edilmesi planları konusunda uyarıda bulunuldu.
Bu planların, kapsamlı bir kuşatma, sınır kapılarının kapatılması, derinleştirilen aç ve susuz bırakma politikası, yaşamın en temel ihtiyaçlarından yoksunluk, zorla yerinden edilenlerin kaldığı çadırları hedef alan bombardımanın tırmandırılması ve halkın ateş altında göçe zorlanmasının gölgesinde yapıldığına dikkati çekildi.
Filistin, "İsrail'in Filistinli siviller aleyhindeki vahşeti sonlandırmak; soykırımı, zorla yerinden edilmeyi ve ilhakı durdurmak için gerekli önlemleri almak, uluslararası hukuka uygun siyasi çözümleri dayatmak" adına uluslararası cesaret gösterilmesini istedi.
Ayrıca Filistin, "gerçekleştirdiği vahşeti durdurması için İsrail'e karşı Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria'da işlenen soykırım, zorla yerinden etme ve ilhak suçları seviyesinde ciddi bir uluslararası baskı uygulanması" çağrısında bulundu.
Gazze Şeridi'ne düzenlen saldırılarda 21 Filistinli hayatını kaybetti
Öte yandan, Sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinde Filistinli "Abdulbari" ailesinin evine düzenlediği saldırıda 13 kişi yaşamını yitirdi. Han Yunus'un batısında yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı çadırın hedef alındığı saldırıda 1 kişi öldü, 4 kişi yaralandı.