Ankara Filistin Dayanışma Platformu'na (ANFİDAP) mensup sivil toplum kuruluşlarının çağrısıyla on binlerce kişi başkentte Filistin'e destek yürüyüşü yaptı.
Kurtuluş Parkı'nda toplanan vatandaşlar, Türk ve Filistin bayrakları, pankart ve dövizlerle Anadolu Meydanı'na yürüdü. Burada da İsrail aleyhine, Filistin lehine sloganlar atıldı.
Güvenlik güçlerinin yürüyüş güzergahı ve Anadolu Meydanı'nda yoğun tedbir aldığı görüldü.
ANFİDAP adına basın açıklaması yapan, Memur-Sen Ankara İl Başkanı Nevzat Öylek, bugün, toprakları gasbedilen, halkı yok edilmeye çalışılan Filistin'de yaşanan acımasız soykırıma tepkilerini göstermek üzere, yapılan insanlık yoklamasında "ben de varım" demek için burada olduklarını belirtti.
İsrail'in hiçbir değeri ve sınırı bulunmayan "mutlak bir kötü" olduğunu ifade eden Öylek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sabıkası, katliamlarla dolu katil İsrail, Filistin'de soykırım suçunu en vahşi şekilde işlemektedir. Filistin'de 365 gündür hastaneler, okullar, camiler, kiliseler, evler, pazar yerleri, su depoları, fırınlar, aşevleri ve mülteci kampları bombalanmaktadır. Bebekler, çocuklar, kadınlar, yaşlılar, sağlıkçılar, yardım görevlileri ve gazeteciler katlediliyor. Gazze'de 365 günde 42 bin kişi terörist İsrail tarafından vahşice katledildi. Binlerce Filistinli ise hala enkaz altında."
Öylek, İsrail'in, saldırgan tutumunu Gazze, Batı Şeria ve tüm Filistin'den sonra Lübnan'a da taşıdığına işaret ederek, siyonist rejimin bu "azgın" tutumunun, bölge halkları için açık bir tehdit olduğunu söyledi. Öylek, şöyle konuştu:
"Kıbrıs'a ve Türkiye'ye doğru sıçrayacağı açık olan bu cüretkar tehdidin tüm dünyayı kaosa sürükleyeceği ortadadır. İsrail terörü karşısında Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği gibi uluslararası örgütler, önleyici bir rol üstlenmedikleri gibi İsrail'i koruyup kollamaktadırlar. Amerika Birleşik Devleri, İngiltere, Fransa, Almanya ve Hindistan gibi ülkeler İsrail'e asker, silah ve para desteğinde bulunarak siyonist soykırıma ortak olmuşlardır. Filistin söz konusu olduğunda onlarca yıldır ürettiği insani ve hukuki birikimini göz ardı eden Batı, bu çifte standartçı barbar yüzüyle insanlığa sunacağı hiçbir şeyinin kalmadığını bir kez daha göstermiştir."
İslam İşbirliği Teşkilatının yaşananlara sessiz ve seyirci kalarak bu vahşetin büyümesinde pay sahibi olduğunu savunan Öylek, yaşanan katliamlara karşı uyanan küresel vicdanın ise insanlığın umudu haline geldiğini vurguladı.
Öylek, Türkiye'nin, Hamas'ın yanında yer alması, İsrail'le ticari ilişkilerin kesilmesine karar vermesi, uluslararası platformlarda Filistin için diplomatik girişimlerde bulunması ve Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) açılan davaya müdahil olmasının, milletin hassasiyetiyle örtüşen adımlar olduğunu belirtti.
Ancak bu çabanın, İsrail'in "azgınlığını" durdurmaya yetmediğini söyleyen Öylek, bu soykırımı durdurmak için toplumun tüm kesimlerinin kenetlenmesini ve ortak bir cephe oluşturmasını beklediklerini ifade etti.
Öylek, bireysel sorumlulukların başında İsrail'e destek olan firmaları boykot etmenin geldiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Boykot, sadece bir ekonomik eylem değil, yaşanan zulme karşı koymanın bir yoludur. Boykotlu ürünü almak katille işbirliği yapmaktır. Katilleri finanse değil, boykot edelim. Alışveriş listemizin başına 'vicdanı' eklemeyi unutmayalım. Şehit İsmail Heniyye başta olmak üzere tüm şehitlerimize rahmet diliyoruz. Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz."
Açıklamanın ardından dualar edildi.
Yürüyüşe ve basın açıklamasına çok sayıda siyasi de destek verdi.