AA muhabirinin, güvenlik kaynaklarından aldığı bilgiye göre, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın duyurduğu, FETÖ'nün güncel yapılanmasına yönelik Antalya merkezli 31 ilde düzenlenen "Kıskaç-40" operasyonunun ayrıntılarında, gözaltına alınan şüphelilerin örgütle bağlantısı dikkati çekti.
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı ile İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi tarafından 10 ay önce başlatılan çalışmalar sonucunda, FETÖ'den referansı olmayanların garson dahi yapılmadığı iddia edilen zincir döner restoranlarda çalışan şüpheliler ile daha önce meslekten ihraç edilen vali yardımcısı ve kaymakamlar arasında hesap hareketleri olduğu belirlendi.
Daha önceden haklarında FETÖ'den işlem yapılan ve etkin pişmanlık yasasından yaralanmayanların şirkette değer gördüğü, FETÖ ile iltisaklı bu kişilere yüzde 5 ile yüzde 10 arasında pay ve gayri resmi ortaklık verildiği tespit edildi.
Zanlıların, şüphe çekmemek için kendi hesaplarına "yüzde 5 hisse payı" açıklamalı para transferi yaptığı, şubelerde garson, kasiyer olarak SGK kaydı olan çalışanların şirket yetkililerine yüksek meblağda para transfer ettiği, takibe alınmamak için "hesaptan para gönderilmemesi" yönünde birbirlerini uyardığı, döner zincirinin şubelerine eleman alırken "soruşturması var mı, bizden mi" diye görüşmeler yaptığı ve etkin pişmanlıktan faydalandığı anlaşılan çalışanlara ise hisse vermeyip, bu kişileri işten çıkardığı saptandı.
FETÖ üyeleri ile 220 milyon liralık işlem hacmi
Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) da döner zincirine yönelik FETÖ soruşturmasında tarafların izini adım adım sürerek önemli verilere ulaştı. MASAK tarafından yapılan kapsamlı araştırmalarda, şirketin, FETÖ'den kaydı olan kişilerle arasında yaklaşık 220 milyon liralık işlem hacmi olduğu belirlendi.
Franchising (isim hakkı) sistemiyle olağandışı büyüyen şirketin, illerdeki bayiliklerini yapan örgüt üyelerinin ticari geçmişleri olmamasını fırsat bilerek, sistemsel açıklar oluşturup, düşük vergi bildiriminde bulunduğu da tespit edildi.
Yapılan denetimlerde maliye birimleri tarafından kesilen cezaların, franchising sisteminde yer alan şubelere ödetilerek şirket genel merkezinin bu parasal yükümlülüklerden kurtarıldığı, bu sayede şirkete giren nakit akışının arttığı ortaya çıktı.