YUNANLILAR SOYKIRIMCIDIR

Abone Ol

Bilindiği gibi Kıbrıs müzakerelerinden hiçbir sonu çıkmadı.Uluslararası kamuoyu, Kıbrıs müzakerelerinin başarısızlığa uğramasının teknedeni, Rum Lider Anastasiadis gösteriliyor.

Batı dünyası, bu tutumu ile Rum lider Anastasiadis’i iyi tanıyor.Onun hırsı ve megalomanlığı Kıbrıs barış görüşmelerini sonuçsuz bıraktı.

Oysa İsviçre’ye giderken dünya kamuoyu sonuç alınacağını tahminediyordu. Oysa Anastasiadis İsviçre’ye giderken kendi halkına v erdiği vegerçeklerle bağdaşmayan vaadleri vardı.

Anastasiadis, halkına verdiği vaatler şöyleydi.

-Sıfır güvenlik!

- Türk askeri adadan defolup gidecek.

- Türklerin içinde olmadığı yeni bir devlet.

- Rum yönetimi adada ilelebet kalacak.

- Sıfır evine dönemeyen göçmen

- Türklere sıfır haklar.

- Türkler azınlık olacak ve Rum devletine katılacak.

Son 150 yılı aşkın süredir hep Türklerden alan ve hiç Yunan inadı,Kıbrıs görüşmelerinde bir kez daha kendini gösterdi.

Peki Anastasiadis Türk tarafının bu tavizleri vermeyeceğinibilmiyordu. Elbette biliyordu. Ama son bir kez daha şansını denedi. Amabaktılar olmayacak müzakereden çekilip gittiler.

Şu şımarık Rum’un düşündüğüne bakın.

Türkler azınlık olarak, mevcut Rum devletine katılacakmış. Buhayalleri gerçekleşmeyince başladılar Türkiye’yi suçlamayı.

Rumlar Kıbrıs karasularında İsrail ile ortak doğalgaz kaynaklarıbuldular. Bunun için kendilerini güçlü hissediyorlar. Esasında Rumların eligüçlü değil. İlk önce Türkiye bir Nato ülkesi. Ama Ab üyesi değil.Müzakerelerin dondurulması Rumlara hiçbir şey kazandırmayacak. Ama jeopolitikkonumu nedeniyle Türkiye’nin konumu bundan sonraki yıllarda daha iyi olacak.Hepsinden önemlisi Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafya, Rumların kullanmakistediği vetoyu hükümsüz kılıyor. Çünkü Anadolu dünyanın en önemli geçiş yolu.

Kıbrıs karasularında çıkarılan doğalgaz, Anadolu’ya döşenecek doğalgaz hattıyla Avrupa’ya taşınacak. İsrail şimdiden yelkenleri indirmiş, doğalgazboru hattı anlaşmasının bir an önce imzalanmasını bekliyor. Bu açıdanTürkiye’nin jeopolitiği ve konu çok güçlü. Artı Çin’in ipek yolu da Anadolu’dangeçecek. Kısacası Türkiye’nin önemi her geçen gün biraz daha artıyor.

Nitekim İstanbul’da 22. Dünya Petrol kongresi kapsamında düzenlenenBakanlar oturumunda yaptığı konuşmada, İsrail Enerji Alt-yapı kaynakları BakanıYuval Steinitz’in, “Türkiye ve İsrail arasındaki boru hattının inşa edilmesinisağlayacak hükümetler. Arası çatı anlaşmaya karar verdik demesi Rumların elinibir an da zayıflattı.

Kıbrıs’ta elde edilecek doğalgaz, Avrupa’ya ancak Türkiye üzerindenulaştırılır.

Özetle durum şu: “Rumların çok güvendiği dostları, AB’ye enerjitaşımada Türkiye’ye muhtaç. Türkiye “hayır” derse doğalgaz Avrupa’ya taşınamaz.Onun için Kıbrıs Rum yönetimi de Türkiye’ye muhtaç. Rumlar, artık İsrail’i deTürklere karşı koz olarak kullanamaz. Aksine Türkiye’nin koz olarakkullanabileceği bir ülke İsraildir. Çünkü yeniden üstüne basa basa ifadeedeyim. Kıbrıs açıklarında çıkan doğalgaz, ancak Türkiye’nin izni ile Avrupa’yataşınır.

Rumlar, 150 yılı aşkın süredir, Avrupa ve Amerikalı dostlarınınsayesinde her konuda kollanarak günümüze kadar geldiler. Yunanistan Ege’dekiadaları hep Avrupalı dostları sayesinde ele geçirdiler. Yunanistan devlet kurmaaşamasında da hep kan dökücü olmuştur. İnkar edemezler. Çünkü tarih bunatanıktır.

BM’nin bir araştırması Rumların elini daha da zayıflattı. BirleşmişMilletlerin Kıbrıs raporunda yer alan Güney Kıbrıs’ta Kıbrıslı Türklere yapılanırkçı saldırıların kavuşturulması ve 2015’de Türklere ait arabalara yapılansaldırılara değinilmesi ve yargı sürecinin başlatılması tavsiyesi Anastiadisiçin tam bir felaket habercisi oldu.

İsviçre’nin Crans Montana kasabasında gerçekleştirilen Kıbrıskonferansında AB üyesinin içinde yer aldığı belirtilen AB Kıbrıs sorunununçözümünü destekleme birimi şefi Danimarkalı Kjartan Bjomsson’un bu haftabaşında sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımda zirvenin başarısız olmasındanKıbrıs Rum tarafını sorumlu tuttuğu yazması, Anastasiyadis’i gözler önüneserdi.

Yunanistan 150 yılı aşkın süredir hep aynı soykırımcı tavrımsürdürmüş ancak batı dünyası hep onları korumuştur.

Tarihte bu olaya tanıktır. Balkan savaşından sonra Arnavutluk’unCameria bölgesi Avrupalı devletlerin isteğiyle Yunanistan’a verildi. Benimatalarım ve Türkiye’de Arnavutların yüzde 80’i o bölgenin insanı. Bölge Fransave İngiltere’nin isteğiyle Yunanistan’a verilince Yunanlılar bölgeArnavutlarını Cameria’dan kaçırmak için her türlü eziyeti, zulmü ve soykırımıuygulamıştır. Ancak Avrupalı dostları bu soykırımı görmemezlikten geldiler.Yaşanan bu soykırım yüzünden Arnavutluk için nüfusu 1 milyona kadar düşmüş.

Yunanistan bu saldırganlığını, bu kindarlıını tarih boyuncagöstermiştir. Ama Yunanistan batının gözünde şımarık bir oğlan gibi hala yerinikoruyor. Türkiye karasularındaki 18 adaya sahip çıkmaları da bir başkasaldırganlık örneğidir.