"Caddelerdeki turunç ağaçlarının meyveleri yerlere saçılıyor, arabalar tarafından eziliyor, sokaklar kirleniyor, turunçlar ticari potansiyel olarak değerlendirilmiyor…” Tahmin ediyorum Aydın merkezde yaşayan birçok hemşehrimiz çok defalar böyle düşünmüş ve çevresine de bu konuda şikayetçi olmuştur. Gelmiş geçmiş Aydın Belediye yönetimlerinin, çiçekleri bahar aylarında havayı nefis kokulara boğan turunç ağaçlarımız konusunda raporlar hazırlatıp şehir ekonomisine getiri sağlayabilir miyiz diye baktıklarına da eminim. Hatta bazı kısmi uygulamalar da yapılmış olabilir.
İlk başvuru kaynağımız interneti hemen hızlıca taradığımda, ulusal ve yerel basında Efeler’de turunçların değerlendirilmediğine dair zaman zaman haberler yapıldığını gördüm. Son 5 yıla yayılan bu haberlerde, dallarında çürümeye terkedilen turunçların milli servet olduğunu düşünen Aydınlılar’ın yetkililere sesini duyurmaya çalıştığını okudum. 2021 yılına ait bir haberde bir mahallemizde turunç ağaçlarına limon aşılandığını gördüm. Bu proje tüm mahallelerde nihayete erdirilip Aydın halkı bu limonlardan faydalanacaksa bu da güzel bir haber, ancak bu uygulamanın devamında yine bazı benzer verimsizliklerle karşılaşılacak mı, bunun yanıtını şüphesiz bugünden alamayız. Başka bir haberde de Efeler Belediyesi ve Halk Eğitim Merkezi iş birliği ile 2022 başlarında düzenlenen bir kurs vasıtasıyla turunçların küçük bir kısmının kullanılarak reçele dönüştürüldüğünü okudum.
Bununla beraber, geçtiğimiz günlerde baba ocağımın olduğu cadde boyunca dizili olan ağaçların yerlere dökülen meyvelerine baktığımda bir sahipsizlik gördüğüm için turunç konusuna bu yazımla tekrar dikkat çekmek istedim. Birçoğunun 1980’li yıllarda rahmetli Belediye Başkanımız Nevzat Biçer zamanında dikildiğini bildiğim güzelim turunç ağaçlarımız için zamanın ruhuna uygun yeni projeler geliştirmek mümkün müdür? sorusunu tekrar sormadan geçemedim.
İnternetten dünyada turunç konusunda en iyi uygulamaları araştırdım. İspanya’daki Sevilla Belediyesi, caddelerindeki turunç ağaçları için ilgi çekici bir plana sahip. Onlarda da Aydın Efeler’de olduğu gibi geçmişte ağaçlardan dökülen turunçlardan dolayı halktan gelen çok şikayet olmuş. Şehir sokaklarında yaklaşık 50.000 turunç ağacı varmış ve yerlere saçılan turunçların temizlenmesi Belediye Temizlik İşleri Dairesi’ni epey uğraştırıyormuş. 2021’de anons ettikleri yeni projelerine göre atıl durumda olan hasar görmüş turunç meyvelerinden elektrik üretiminde faydalanmaya karar vermişler. Endülüs’ün bu güzel şehrinin Su İdaresi, turunçların fermentasyonu ile ortaya çıkan (biyogaz kategorisinde olan) metan gazı ile elektrik üretimini hedefleyen bir pilot çalışma başlatmış. Projenin bu ilk etabında 35 ton meyvenin şehrin arıtma tesislerinden birinin elektrik ihtiyacının karşılanmasında kullanımı planlanıyormuş. Nihai hedefleri ise şehrin tüm turunçlarını geri dönüştürmek şeklindeymiş. Üretilecek enerjinin hepsinin şebekeye verilmesi durumunda, yapılan hesaplamalara göre 73.000 evin elektriğinin karşılanacağı ön görülüyor.
Sevilla Su İdaresi yetkilileri, meyvedeki früktozun çok kısa karbon zincirlerinden oluşmasından dolayı enerji verme performansının yüksek olduğunu, ancak bu projeye sadece parasal tasarruf olarak bakmadıklarını, yerlere dökülen turunçların şehir için çevresel sorun olduğunu, bu atıklardan katma değer yarattıklarını anlatıyorlar. Böylelikle döngüsel ekonomi adına güzel bir örnek teşkil edilmekte, biyogazın yenilenebilir enerji kaynağı olması itibariyle iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik açısından Sevilla Su İdaresi’nin bir rol model olduğu ifade edilmekte.
Sevilla bu proje harici, hasar görmemiş turunçları marmelat yapılmak üzere İngiltere’ye ihraç ediyor, ayrıca turunçlar Cointreau ve Grand Marnier gibi ünlü Fransız likörlerinin ana hammaddesi olarak kullanılıyor. Turuncun kabukları ise tarımda kompost gübre olarak değerlendiriliyor. Yani hiçbir parçası heba edilmiyor.
Sevilla örneğini; Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Özlem Çerçioğlu Hanımefendi’nin ve Efeler Belediye Başkanımız Sayın Fatih Atay Bey’in dikkatlerine getirmek istedim. Bizde de Sevilla’daki aktivitelere paralel, mesela kadın istihdamını kuvvetlendirecek şekilde turunç ekşisi ve daha geniş kapasitede turunç reçeli üretilebilir mi? Reçeller, Efeler Belediyesi’nin gurur verici projesi olan Efe Bakkal’larda satılabilir mi? Özlem Hanım’ın çiftçiye destek için önemli tarım odaklı çalışmalar yürüttüğünü bilerek, turunç kabukları kompost gübre yapılarak Aydın çiftçisine ücretsiz verilebilir mi? Turuncun ilaç sanayiinde hammadde olabilirliği de ayrıca araştırılabilir. Turunçtan üretilecek biyogaz ile Aydın Büyükşehir ve Efeler Belediyelerimiz için elektrik sağlanarak örnek gösterilecek bir yenilenebilir enerji projesi oluşturulabilir mi? Bu tip çevresel yatırımlara yurtdışından (örneğin Avrupa Birliği’nden) fonlar da sağlanabiliyor. Daha da ötesi, tüm kıyı Ege ve Akdeniz şehir merkezlerindeki turunç ağaçları potansiyelini düşünerekten, Aydın Büyükşehir Belediyemiz’in bu konuyla ilgili bölge belediyeleri arası bir köprü ve öncü olmasıyla, Tarım Bakanlığı ve Çevre & İklim Değişikliği Bakanlığı’nın da desteği alınarak uzun vadede Türkiye’de yeni bir turunç geri dönüşüm stratejisinin temelleri atılabilir mi?
Kalkınmamız için, eğer gerçekten istersek, yepyeni kaynakları ortaya koyabileceğimiz bereketli topraklara ve elverişli iklime sahip bir ülkede yaşadığımız için şanslıyız. Kıymetini ne kadar bilsek azdır.