Eskiden Aydın belediyesi ve tüm ilçeler kentin tüm altyapısından sorumlu idarelerdi.
Bilenler hatırlayacaklardır. Yerel yönetimler , elektirik, su paralarını kendileri tahsil eder, ödeme yapılınca , dikdörtgen şeklinde ve kopya kalemle yazılan şeritvari makbuzlar düzenlenirdi.
Bugün kü Büyükşehir binasının olduğu yerde 2 katlı ESHOT binasında Elektirk, Su ,Havagazı (Aydın da yoktu ) Otobüs Troleybüs ( Aydın da yoktu ) sözcüklerinin baş harfleriyle oluşan hizmet birimi hem işletmelerin merkezi, hem de zemini ahşap kaplı bankoların ardında tahsilat memurları gün boyu çalışır , tahsilat yaparlardı.
Ama günümüzde 2014 yılından bu yana , daha önce Elektirik ADM tarafından ve ASKİ nin kurulmasıyla İçme Suyu ve Kanalizasyon Büyükşehir tarafından yürütülüyor artık.
İlçe belediyelerine sadece Yol yapımı, çöp ve temizlik ile mezarlık hizmetleri kaldı.
Gelirleri ise Belediye Gelirleri yasasıyla Emlak vergileri, İnşaat Ruhsat harçları derken kendi yağları ile kavrulmaya başladılar.
Fiziki altyapının günden güne geliştiği Aydın da Belediyeler artık sosyal ve kültürel hizmetlere ağırlık vermeye başladılar.
Bunlardan en görkemlisini geçen hafta sonu Kuşadası Belediyesinin düzenlediği 24. Yapılan ALTIN GÜVERCİN Şarkı yarışması ile büyük sükse yaptı.
Bazı Ulusal TV kanallarından canlı olarak yapılan yayınla , bu geleneksel yarışma tüm yurttan hatta dünyadan canlı olarak izlendi.
Kuşadası'nın büyük reklamı yapıldı.
Dünya bu şirin kültür ilçemizi izledi, daha yakından tanıdı.
İlçenin tanınırlığı bilinirliği artarak , müzik alanında bir marka olması daha da pekiştirildi.
Yerel yönetimler , yerel tarihimiz ile Kültür hizmetlerine hız vermeli ve her ilçe yerelde yerel tarih arşivini oluşturmalıdır.
Bu kapsamda tek tük yayınlanan kitaplar bilinse de, az ve yetersizdir.
Aydın halkının aydınlanması, yerelde kentini daha yakından tanıması , tarihe bir not düşülerek , arkeolojisi, yerel kültürü yakın geçmişimizi siaysetten futbol'a dek kente damgasını vuran kişi ve olayları gelecek nesillere de aktarabilmek üzere, Kültür yayınlarına hız verilmelidir.
Bu konuda ve AYDIN hakkında araştırma yapan başta ADÜ olmak üzere, di,ğer Üniversitelerin , onlarca Yüksek Lisans tezleri, araştırmalar kaitap haline getirilerek Aydınlılarla buluşmayı bekliyor.
Kültür yayınları üzerine bir hayli yol almış Bursa, Mersin, Konya ve diğer illerimizin Belediye Kültür yayınlarını hayranlıkla izliyorum.
Tarihin beşiği, onlarca Arkeolojik antik kenti toprakları üzerinde barındıran , Kuvvayi Milliye mücadelesi ile bir tarih yazan EFELER ve ZEYBEKLER üzerine bugüne dek yazılan kitapların sayısı , maalesef bir elin parmaklarını geçmez.
var olanlar da Cumhuriyetin ilk yıllarında anılarını kitaplaştırarak bizlere aktaran bir avuç insan..!
Kitap yazan Aydınlıların arttığını kıvançla izliyor ve seviniyorum.
Bunlardan en önemlisi Zeki Mesut ALSAN 'ın “Mustafa'nın Romanı” kitabıyla işgal öncesi Aydın 'ı anlatmıştır.
Asaf Gökbel “Milli Mücadelede Aydın “ kitabıyla 1919-1922 yılları arasında Aydın'ı işgal yıllarının zulmünü ve 7 Eylül e gelinen günleri kaleme almıştı.
Ardından Hilmi Bayındır'ın Kolalı Matbaası yayını “Aydın İli Coğrafyası “ kitabı çocukluğumdan bu yana elimden düşmemişti.
Aydında böyle önemli görevler üstlenmiş kamu ve sivil toplum ve oda başkanlarının anıları geleceğe bir ışıktır.
Bilgi birikim ve deneyimleri ile Şehrin ve o şehirde yaşananları hafızasıdır.
Unutulup giden sözlerin kelimelerin kalıcılığını sağlayan bu eserlerin artması sevindiricidir.
Aydın'ın en büyük eksikliği kendi kimliğini unutmasıdır.
Şehrin elli yıllık geçmişini anımsayanlar bir elin parmaklarını geçmez.
Onlar da sırasıyla hakkın rahmetine kavuştukça eski Aydın'ı bilen arşiv ve hafızalar yok olup gider.
Aydın da basılmayı bekleyen onlarca araştırma ve tezler sırada bekliyor.Bunlar arasında hepsi Aydın la ilgili konular.
Başta Valilik olmak üzere Büyükşehir ,belediyesi bu araştırmaları kitap haline getirmelidir.Bu yayınlar basılmaya hazır . Yazarları bu tez ve araştırmaların kitaplaştırılmasından büyük onur ve mutluluk duyacaktır.
Bunca araştırmaların bilimsel yayınların arttırılması için diğer illerde olduğu gibi , AYDIN KENT KÜLTÜRÜNÜ VE TARİHİNİ ARAŞTIRMA MERKEZİ bir an önce kurulmalıdır.
Tüm ilçelerdeki belediyeler kendi ilçelerine önderlik yapmalı ve benzeri araştırma merkezleri yerelde yapılandırılmalıdır.
Aydın kentinin hafızası ve birikimi için bu merkezlerde özenle okuyucu ve araştırmacılarla buluşturulmalıdır.
Kitap okumanın faydaları üzerine oldukça fazla söz ve kitap da yazılmıştır.
Gerçekten kitap okumak ciddi ve zaman ayırılması gereken bir iştir.
Boş zamanları doldurmak için değildir.
Oysa ,Okumak ciddi bir iştir, boş zamanlarda yapılacak bir iş değildir.
Uluslar okumak üzerine istatistiklerle kültür seviyelerini belirlerler.
İşte Japonya'da kişi başına düşen kitap gazete sayısı ile bizdeki gazete başına kişi sayısı uçurumları, ekonomilerine büyük devlet olmalarına yansımıştır.
Bize okumanın zevki maalesef öğretilmedi, okullarda , derslerde.
Okumak bir araçtı.hedef ve amaç değil.
Okumayı maalesef okullarda DERS VE ZORUNLULUK OLARAK GÖRÜYORUZ.
OKUMA YORGUNU BİR MİLLETİZ.
Bırakın kitabı, yerel gazetelerimizi bile okumuyoruz.
Yaşadığımız kentte neler olup bitiyor bilmiyoruz.
Ancak eğlence olduğunda katlanabiliyoruz.Onun için ya dizi filmlerin , ya yemek programlarının ya da evlilik programlarının abonesiyiz.
Çünkü okumak , boş zaman işi değil , çok daha ciddi bir iştir.
Ne gariptir çok değil bir ay önce aşağıdaki gazete başlığı ile dikkat çekmiştim.
1938 yılındaki bir gazetede ilginç bir haber başlığı.
“Kitab Okumuyoruz…!’
Yıl 2021 ..!
Ne değişmiş 83 yılda..?
Hiçbir şey..!
Her şey bu haberdeki gibi.
Dün de , bugün de, hala, okumuyoruz.
kitapları okumadığımız ve onlardan feyz almadığımız içinde,
Yeri geldiğinde ,
birbirimize ,ana avrat, pek güzel okumasını biliyoruz..!
SÖZÜN ÖZÜ:
KİTAP OKUMUYORUZ,
YA KÜTÜPHANE ..?
HEP BAHANE..!
MEHMET ÖZÇAKIR
mehmetozcakir@hotmail.com
P.K:110 EFELER AYDIN
GSM : 0.542.7608691