Bu yıl çok hüzünlü geçiyor.
Birbirinden ünlü hayata veda edip, Aşık Veysel'in dediği gibi,
Sadık yar , kara toprakla buluştu.
Durmak da bilmiyor doğrusu..!
Öbür tarafın kapısı açık mı kaldı ne..?
Adeta Azrail fazla mesaide..!
Sosyal medyada “ bir zamanlar onlarda aramızdaydı “ grubuna her gün yeni üyeler katılıyor.
Bakın artık onlar da yok aramızda son 10 yıldan bu yana....!
Çok değil on yıldan bu güne Sanatçı Şenay Yüzbaşıoğlu, Gazeteci M.Ali Birand,Deprem baba Ahmet Mete Işıkara, Ferdi Özbeğen,Müslim Gürses,Metin kaçan,Alev Sururi,Toktamış Ateş, Macide Tanır,Tekin Akmansoy,Enver Ören, Metin Serezli,
Zeki Alasya, Levent Kırca,Müzeyyen Senar,yaşar Kemal,Kayahan, Sümer Tilmaç ,Çetin Altan Gene bir Mart ayı içinde Aydın ' da iz bırakan eğitimci ve Aydın Milletvekili Mustafa Kemal Yılmaz'ı kaybettik.
1965-73 yılları arasında iki dönem CHP Aydın Milletvekilliği yapan Mustafa Kemal Yılmaz'ı 2013 yılı Mart ayında Aydın da bey camiden son yolculuğuna uğurlamıştık .
Mustafa Kemal Yılmaz Kimdir?
1921 Yılında Koçarlı İlçesinin Cincin Köyünde dünyaya gelen Mustafa Kemal Yılmaz, Babası Jandarma Karakol Komutanı Hakkı Çavuş, Annesi Fatma Hanımdı. Öğretmen olarak hayata atılan M.Kemal Yılmaz Nazilli'de Fransızca öğretmeni olarak çalıştı. Milli Eğitim Bakanlığında Şube Müdürü olarak görev yaptı. Fransa ve İngiltere'de görev yaptı. Daha sonra Milli Eğitim Bakanlığında Orta Öğretim Genel Müdürü olarak çalıştı. 1965–1973 yılları arasında CHP'den Aydın Milletvekili olarak Meclise girdi. İsmet İnönü'nün ve Bülent Ecevit'in Genel Başkanlıkları sırasında, Parti Meclisi ve Grup Yönetim Kurulu üyesi olarak da hizmet verdi.
Bu yıllarda Dışişleri, Milli Eğitim ve Bütçe Komisyonu üyeliklerinde bulundu. 1968 yılından itibaren 5 yıl süreyle Avrupa Ekonomik Topluluğu Türkiye Karma Parlamento Komisyonu üyeliğinde bulundu.
Mustafa Kemal Yılmaz'ın : “Denizin Getirdiği Ölü Asker, Toprak Soyu, Umurlu Çiçekleri, Umurlu'dan Çıktık Yola, Atatürk Umurlu'da, Yaban Ellerde Kalanlar, Umurlu'da bir Zeytin Ağacı” gibi kitapları bulunuyordu. Şair Yazar Abdülkadir Güler : “Hayatı ve Eserleriyle Umurlu'dan Mustafa Kemal Yılmaz” adlı kitabı yayınlanmıştı. Mustafa Kemal Yılmaz'ın başta Varlık dergisi olmak üzere birçok dergi ve gazetelerde çeşitli makaleleri yayınlanmıştı. Ayrıca TBMM deki konuşmaları da “Ben Meclisteyken “ adlı bir kitabında toplamıştı. Hayli bir zamandan beri devletten aldığı aylığı kültür hizmetlerinde kullanıyordu.
M.Kemal Yılmaz'ın vefatının 8. yılında değeri çok daha iyi anlaşılıyor.
Hep öyle değil midir zaten ,
Hayatta iken değerini bilemediklerimizi, anılarda yaşatmaya çalışırız.
Ölüm tanmış , ünlüleri aramızdan aldığında,
Aklımıza geliyor “her canlının varacağı “ son adres.
Yaşarken pek düşünmediğimiz “bir namazlık saltanat”
Sonunda her canlının ortak kaderi işte.
Nedense ölenin ardından hep iyi şeyler,güzel işleri konuşulur.
Ölünce mi hatırlanır acaba mevtanın dünya günleri.
Her ünlünün cenazesinde bunu düşündüm.
Bundan 8 yıl önce Hakkımızı üç kez helal ettiğimiz Kemal Yılmaz,
İçin ardından iyi konuşmamak için hiçbir nedeniniz yok.
Ya da şöyle diyelim,
Ardından iyi konuşmak için öyle çok neden var ki..!
Ama işte ölünce akıllara geliyor,bu iyiler.
Umurlu da Belediye parkına konan büstünü hüzünle izledim.
Üzerinde yazı da çok manidar,
“söz uçar yazı kalır “
Katılmamak elde mi..?
Herkesin bu dev yürekli ustamızla bir anısı olmuştur mutlaka.
Bende bunlardan ikisini yaşadım.
Aydının yerel tarih ve eski eserlerini gündeme taşıdığımız AYDIN ESKİ ESERLERİ SEVENLER DERNEĞİ çalışmalarımızda yayınladığımız AYDIN AYDIN isimli yerel tarih dergisine büyük destek vermiş,her defasında Ankara'daki adresine göndermemizi rica etmişti.
Derneğinde onur kurulu üyesi olan ustamız,bir gün dergiyi çıkarmada yaşadığımız maddi sorunu duyunca,
Dergini basıldığı matbaaya hemen kendi maaşından, baskı bedelinin yarısını gönderip ,o sayının çıkmasını sağlamıştı.
Devletten aldığı emekli maaşını kültür ve sanat hizmetlerinde kullanmayı alışkanlık edinmişti.
Aydın'ı Aydınlıları taa Ankaradan izler, basını takip ederdi.
Dayanamaz, alır kalemi eline bizlerle paylaşırdı .
Bir gün Posta Kutusunda adıma gelen bir büyük zarfı açtığımda, Aydın'ın Kültür ve tarihine ilişkin yazdığım köşe yazıma açıklama göndermiş.
Ankara'da yapılan örnek , tarihi sokak iyileştirmeleri,
Restorasyon haberleri,tarih korumacılığına örnek yerel gazeteler göndermişti.
Ne yalan söyleyeyim, hem okunduğumuza , hem de taa Başkent'ten gösterdiği
İlgiye çok sevinmiştim.
Ama Aydın içinden aynı duyarlılığı duyamamak ,beni bir o kadarda üzmüştü.
Cenazesinde yanımdaki dostumun söylediğim gibi,
“Ankara'da değil de ,Aydında yaşasaydı, kentimizde çok şey daha erken değişirdi.”
Onun desteği,bilgisi , etkinliği ve çevresi ile Aydın bir Eskişehir olurdu.
Aydın bir başka güzel olurdu.
Vefatından bir gün önce asırlık bir Çınar gibi ayakta olması,
92 yaşına dek onu sağlıklı tutan , hayata hep olumlu bakışı ,
Hiç bitmek bilmeyen çalışmasıdır.
Umarım şimdi öbür tarafta da boş durmuyor,
Her acıya sevince ortak oluyordur.
Umurlu daki mezarı başına diktiğim iki zeytin ağacı yeşermiştir umarım.
Zaten böyle büyük düşün ve aydınlık adamların dünyalığı olmaz, olsa olsa, dostlarının diktiği bir ağaçtır.
Vefatının 8. yılında,
Mekanı cennet olsun.!
SÖZÜN ÖZÜ :
İNSANLAR YAŞADIKÇA YAŞLANDIKLARINI SANIRLAR,
OYSA YAŞAMADIKÇA YAŞLANIRLAR.
MEHMET ÖZÇAKIR
mehmetozcakir@hotmail.com
PK:110 EFELER – AYDIN
GSM : 0.542.7608691