SİYASET

Özal’ın bakanından Kılıçdaroğlu’na destek

Abone Ol

(Kıvanç Uğur'un özel haberi)

1989 – 1991 yılları arasında Turgut Özal ve Yıldırım Akbulut başkanlığında kurulan hükümetlerde Bayındırlık ve İskân Bakanı olarak görev yapan Aydınlı siyasetçi Cengiz Altınkaya, 14 Mayıs seçimlerinde CHP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklediğini açıkladı. Altınkaya, Kılıçdaroğlu’nu “Toplumsal barışı tesis edecek aday” olarak nitelendirdi.

“RAKİPTİK AMA DÜŞMAN DEĞİLDİK”

Yeni Kıroba’ya özel açıklamalarda bulunan Altınkaya, “Demokrasiyi, hak, hukuk, adaleti özledik. Kavgasız, gergin olmayan, azarlamayan bir üslubu da özlemişiz. Toplum da özlediyse önüne bir seçenek gelmiş. Dolayısıyla bizim de aradığımız bir üslup bu. Ben rahmetli Turgut Özal’la birlikte mesai yaptım. O yüzden uzlaşmacı bir tavrı önemsiyorum. O yılların siyasetçileri Süleyman Demirel, Erbakan, Erdal İnönü, hep rakiptik ama düşman değildik” dedi.

Türkiye’nin bugün çok çok daha iyi bir noktada olması gerektiğini kaydeden Altınkaya, “Türkiye’nin, toplumun barışa ihtiyacı var. Kemal Kılıçdaroğlu, bunu tesis edecek aday olarak gözüküyor. Aslında başkanlık sisteminde başkanın elinde çok büyük yetkiler var. Seçilirken belli kesimlerle dayanışma halinde olmak zorundasınız. İki tarafta da bunu görüyoruz. Şu anda Türk siyasetinde çok ciddi reforma, ıslahata ihtiyaç var. Partilerin her birinin ilkesi, kişiliği bir tarafa gitti. Akıl edemeyeceğimiz birliktelikler oluştu. Bu CHP için de AKP için de aynı” değerlendirmesinde bulundu.

‘GÜÇLÜ PARLAMENTO’ VURGUSU

Bu durumdan çıkış yolunun siyasi parti ve seçim yasalarının değiştirilmesi olduğunu söyleyen Altınkaya, “Belediye meclislerinin oluşması, oralarda kimlerin olacağından başlayarak, milletvekili seçimlerinin dar bölgelere getirilmesi, seçmene tercih hakkı kullandırılması çok önemli. Siyasetin akıl, bilim ve terbiye kuralları içinde, uzlaşarak, insanları ikna ederek destek sağlama noktasına getirilmesi lazım. Yalan vaatlerle siyaset yapmak tarihe karıştırılmalı. Vaktiyle biz Anavatan Partisi’nde bunu gerçekleştirdik. 1991 seçimleri tercihli yapıldı. Adaylar arasında tercih yapma hakkı seçmene verildi. İnsanlar seçtiği kişiyi biliyordu. Güçlü bir parlamento oluşmalı. Güçlü parlamento, liderlerin sıraladığı kişilerden oluşmaz. Şu andaki sistemde emredilen şeye ‘baş üstüne’ diyecek insanlar seçiliyor. Bunların toparlanması lazım. Bunu toparlamazlarsa toparlayacak olan bir parti doğar. Yeni başkan, bunları 2 yıl içinde yaşama geçirmeli. Bu olmazsa yeni bir siyasi parti doğar. Doğması da gerekiyor. Şimdilik buna mahkûmuz ama istediğimiz ideal siyasi ortam bu değil” görüşlerini dile getirdi.