Koronavirüs salgını başlayalı bir buçuk yıl oldu. Dünyanın tüm ülkelerine yayılan salgın zaman zaman hayatı durma noktasına getirdi. Haftalarca hatta aylarca sokağa çıkma kısıtlamaları uygulandı. Nihayetinde peşpeşe aşılar bulundu büyük kitleler aşılandı. Ancak aşı karşıtı olduklarını açıklayan ve sayıları dünya genelinde hiçte azımsanmayacak kişiler salgının seyrini değiştirmeye devam ediyor. Aşıların koruma oranı yüksek olsa da yüzde yüz tam koruma sağlamıyor. Aşı olduğu halde koronavirüs yüzünden ölenlerde çok fazla, uzmanlara göre bu kişilerde birden fazla görülen kronik hastalıklar nedeniyle vücutlar zayıf düşüyor ve koronavirüse yenik düşüyorlar.
Aşı karşıtları sürekli toplum içerisinde günlük hayatlarına devam ettiklerinden dolayı hastalığa yakalanma ve yayma potansiyeli taşıyor. Şimdi bazı ülkeler yeniden tam kapanmaya gitti. Ancak hükümetler radikal kararlar alarak aşı olmayanlara 150 euro ile 7.500 euro arası para cezaları kesilmesi kararlaştırıldı. Belki bu ve bunun gibi caydırıcı uygulamalar etkin olabilir.
Aşı karşıtlarının tam neye ve neden karşı oldukları hakkında dünya genelinde bir anket yapılmalı ve çıkan sonuçlar açıklanmalı. Aşı karşıtları doğru ve açıklayıcı bilgilerle ikna edilmeye çalışılmalı belki binlerce kişi bu sayede aşılarını yaptırabilirler. Son olarak 'Omicron' varyantı Güney Afrika'da ortaya çıktı ve şimdiden bir çok ülkede yayılmaya başladı. Yani koronavirüs çıktığı ilk günden bu yana değişime uğramış yeni tipleriyle yayılmaya devam ediyor.
Aşıların koruyucu şemsiyesi altına sığınmaktan başka çaremiz yok…