Restoran, lokanta ve kafeteryalarda her geçen gün artan fiyatlar, ülke gündeminde yer almaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta sonu sosyal medya üzerinden organize olan bazı vatandaşlar, kafe ve restoranları ‘boykot’ kararı almıştı.
Konuya ilişkin görüşlerine başvurduğumuz Aydın Lokantacılar Odası Başkanı Ali Ongan, “Pahalılığın sorumlusu biz değiliz” diyerek, hemen her gün artan girdi maliyetlerine dikkati çekti.
“ETİ 330 LİRADAN ALIRKEN ŞİMDİ 500 LİRADAN ALIYORUZ”
Ongan, “Kasaptan aldığımız et pahalıysa bunun sorumlusu biz değiliz. Bugün bütün girdiler pahalı. Yılbaşındaki asgari ücret zammı hepsine yansıdı. Eti yılbaşında 330 liraya alırken şimdi 500 liraya alıyoruz. Yılbaşından bu yana yüzde 100’ün üzerinde zam… Yeni fiyat listesi çıkardık. Ocak ayının ilk haftasında dönere 270 lira yazmıştık. Esnaf, ‘Biz bunu nasıl satacağız?’ dedi. Maliyet artışlarıyla birlikte bu noktaya gelindi. Bugün sebze fiyatları da yerinde durmuyor. Bir kilogram soğan olmuş 20 lira, ben patatesi 22 liradan toptan alıyoruz. Bu pahalılığın sebebi biz değiliz. Girdi maliyetlerimiz arttığı için bunu mecburen fiyatlara yansıtıyoruz” ifadelerini kullandı.
YÜKSEK KDV’DEN ŞİKÂYETÇİLER
Esnafın da aynı zamanda tüketici olduğunun altını çizen Ongan, “Akşam dükkânımı kapatınca bir çorba içeyim diyorum, 120 – 130 liradan aşağı çorba yok. Ekmek oldu 10 lira. Önemli olan bu maliyetlerin düşürülmesidir. Yetkililere çağrım bu. KDV oranımız yüzde 8’den yüzde 10’a çıktı. Biz bunu federasyonumuza sürekli ilettik, çok söyledik. KDV yüzde 4 – 5 olmalı” diye konuştu.
“DIŞARIDA YEMEK YİYENLERİN SAYISI AZALDI”
Artan fiyatlar nedeniyle bugün bir esnaf lokantasında bir kişinin 200 – 300 liradan aşağı yemek yemesinin mümkün olmadığını anımsatan Ongan, “İnsanlar lokantaya giderken düşünüyor. İnsanlar çorba içiyor, yemek yemiyor veya yemek yiyor, tatlı yemiyor. Az yemek az pilavla öğünü geçiriyor. Pahalılıktan dolayı dışarıda yemek yiyenlerin sayısı da azaldı. Bugün asgari ücret belli. Vatandaşın alım gücü ortada. Pahalılıktan dolayı, bazı üyelerimiz personel sayısını azaltmaya çalışıyor. ‘2 kişi az çalıştırsam benim kârıma’ diye düşünüyor. Bizim meslekte asgari ücretle de kimseyi çalıştıramazsınız. Garson bile günlük bin lira yevmiyeyle çalışıyor. Sigortasıyla birlikte bu rakam aylık 30 bin liraları geçiyor. Artan maliyetlerden dolayı lokantacılar günah keçisi ilan edilmemeli. Bunun sorumlusu, suçlusu biz değiliz. Üretimin olmadığı yerde, hep tüketim olsa ne olacak?” değerlendirmesinde bulundu.