Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, sistemini konsolide etmeye çalışan kırılgan bir devletin, zorlu sınamalardan, zorlayıcı sınavlardan kazasız belasız çıkmasının hiç kolay olmayacağını söyledi.
Türkiye'nin sistem sorununu demokratik reform ve restorasyon hamleleriyle çözdüğünü, siyasi istikrarın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile taçlandığını belirten Bahçeli, böylesi bir kazanımın Türkiye'nin elini güçlendirmekle kalmadığını, bölgesel ve küresel arenada manevra kabiliyetini, moral üstünlüğünü takviye ettiğini dile getirdi.
Devlet Bahçeli, dünyanın bugünkü halinin nükleer savaş riskine işaret etmesinin, küresel cepheleşmenin silah dışındaki uzlaşma arayışlarını gölgelemesinin, bir yanda uluslararası sistemin çöküş alarmı, diğer yanda da kurumsal ve kurallara dayalı sorun çözme istek ve iradesinin tükenişinin habercisi olduğunu ifade etti.
Durumun ciddi ve kritik olduğunu vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Türkiye'mizin, hayatın olağan akışı içinde karşılaşma olasılığı giderek artan olağan dışı gelişmelere karşı bütün senaryoları değerlendirerek baraj kurması ve enine boyuna hazırlık yapması sadece bir güvenlik önlemi değil, bunun da ötesinde bir varoluş meselesidir. Uzun menzilli balistik ve orta menzilli hipersonik füzelerin ateşlendiği, nükleer başlıklı füzelerin fırlatma rampalarında bekletildiği, ortak aklın ve barış havasının cinnetle bezendiği bir karanlık jeopolitik görüş açımıza perde çekmiştir. Ne tarafa dönsek kanlı boğuşma sahneleri gözümüze çarpmaktadır. Hangi yöne baksak insani felaketler birbirini kovalamaktadır. İşin özünde İkinci Dünya Savaşı'nı takiben tesis edilen kurallara dayalı uluslararası sistem ilansız ve ilamsız iflas bayrağını çekmiş durumdadır."
Askeri ve siyasi basınçtaki yükselişin patlama eşiğine kadar dayandığını belirten Bahçeli, vaziyetin oldukça vahim olduğuna işaret etti. Bahçeli, küresel sistemin mimarisinin her yanından hasar aldığını anlattı.
İngiltere merkezli bir kuruluşun hazırladığı "Çatışma Yoğunluğu Endeksi" raporuna değinen Bahçeli, rapora göre küresel düzeyde çatışma alanlarının 2021'den bu yana yüzde 65 arttığını aktardı.