Dr. Aydın, Efeler’deki bir hastanede normal bir poliklinikte bir günde yapılan 50 hasta muayenesinde, hastalardan 15’inde kansere rastlanıldığını belirtti.
Aydın Tabip Odası önceki dönem Başkanı Dr. Metin Aydın, geçtiğimiz yıllarda TBMM’de önerge konusu da olan Aydın’daki kanser vakalarında yaşanan artışla ilgili dikkat çeken açıklamalar yaptı. ‘Aydın kamuoyuna soru’ başlığıyla sosyal medya hesabından kanser vakalarına ilişkin bazı verileri paylaşan Dr. Aydın, Aydın merkezde bulunan bir hastanede, normal bir poliklinikte bir günde yapılan 50 hasta muayenesinde en az 15 kişinin kanser hastası olduğunu belirtti. Bu hastalardan 10’un da kadın olduğuna vurgu yapan Dr. Aydın, “Bu kadınların çoğunluğu 40 yaş altındaysa kadınlardaki kanserlerin çoğu meme kanseriyse ve erkeklerdeki kanserlerin çoğu da akciğer kanseri ise sizce Aydın’daki kanser durumu hakkında ne denir?” sorusunu sordu.
“AYDIN KANSERDE TÜRKİYE ORTALAMASININ ÜZERİNDE”
Aydın’da her gün ‘Sağlık Kurulu Muayenesi’nde de kanser vakalarına ilişkin benzer durumlarla karşılaşıldığına vurgu yapan Dr. Aydın, “Aydın’daki kanser oranının Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu sürekli söylüyoruz. Resmi makamlar bunu inkar ediyor ancak bunun gerçekçi bir şekilde araştırılması gerekiyor. Bu bakımdan resmi anlamda bilgilerin kamuoyuyla da paylaşılması şarttır. Aydın’da kanser görülme yaşı da giderek düşüyor. Özellikle kadınlarda meme kanserinde bariz artış söz konusu. Aydın’da 28-39 yaş arası çok ciddi anlamda kanser hastası kadın var. Kadınlar genç yaşta kanser hastası oluyorlar. Kanserin en önemli nedeni çevresel faktör ve kirliliklerdir. Geriye dönük bakıldığında 2018 yılındaki bir araştırmada yerüstü ile yeraltındaki toprak ve havadaki ağır metal kirliğiyle pozitif ilişki saptanmış durumdadır. Aydın’da hem yerüstü hem de yeraltındaki sular, ciddi anlamda kirlilik barındırıyor. Aydın’da çevresel faktörler kansere neden olmaktadır. Acilen önlem alınması gerekiyor” dedi.
“AYDIN’DA KANSERİN FAZLA OLMASI SÜRPRİZ DEĞİL”
DSİ’nin Aydın’da 2022 yılında yaptığı bir çalışmaya göre artezyen kuyularındaki arsenik oranının 5 bin 300 oranında fazla olduğunu belirten Dr. Aydın, “Bununla birlikte Büyük Menderes Nehri’ndeki kirlilik de ortadadır. Yine il bazında radyoaktif kirlilik de çok fazla. Esasen bu açıdan baktığımızda Aydın’da kanserin fazla olması sürpriz değil. Bu denli fazla görülmemesi bilimsel anlamda şaşırtıcı olurdu. Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın Türkiye’de mevcut ve planlanan jeotermal enerji santrallerinin bölgesel bazda çevresel ve sosyal kümülatif etkilerinin değerlendirildiği raporda ortadadır. Rapora göre, 2015-2019 sürecinde Aydın’da kanser oranlarında, Türkiye ortalamasına göre iki kat daha fazla artış saptanmış. Bunun yanında yine Germencik’te 4 kat fazla artmış “ diye konuştu.
YEREL YÖNETİMLERE DE ÇAĞRI YAPTI
Yine DSİ’nin yaptığı ölçüm sonucunda Germencik’e bağlı Tekin Mahallesi’ndeki içme sularında da alüminyumun normal değerden 205 katı fazla olduğuna da değinen Dr. Aydın, yerel yönetimlere de çağrı yaptığı açıklamasını şu ifadelerle noktaladı; “Germencik’teki durum, yeraltı sularındaki ağır metal kirliliğinin içme sularına sirayet ettiğini gösteriyor. Biz bu durumu Germencik Belediye Başkanlığı’na ilettik. Ne yazık ki Aydın’daki bazı yerlerde artezyen suları içme suyu olarak kullanılıyor. Bunu periyodik olarak izlemek gerekmektedir. Yine geçtiğimiz süreçte DSİ ile birlikte Aydın Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü de Germencik’e bağlı Alangüllü’de içme sularına dönük çalışma yapmıştı. Bu konuda tüm belediyelerimiz daha sorumlu davranmalıdır. Biz Aydın’da ne yazık ki hiçbir belediyeden çalışma göremiyoruz. Bu suların sağlığa zararlı olup olmadığının detaylıca incelenmesi lazım. Aydın çok ciddi tehlikeyle karşı karşıyadır” (MURAT TAN)