10 Kasım 1947’de Etem Menderes’le Kütahya Milletvekili Adnan Menderes birlikte parti kongresi için Germencik Reis Köy’e gitmiştir. Anadolu gazetesi’ne göre kongrenin yapılacağı salon dışarıdan gelenlerle ancak doldurulabilmiştir. Kongrede DP’lilerle köy halkı arasında karşılıklı söz düelloları da yaşanmıştır. Adnan Menderes’in: “Siz DP’li arkadaşlar yaşayınız. Biz Halk Partisi gibi İl Özel İdare bütçesinden tahsisat alarak köyleri bedavadan dolaşmıyoruz, biz kendi paramızla geziyoruz. Biz millet mebusuyuz(milletvekili), hükümetin mebusu değil.” şeklinde konuşmasına Salih Karaoğlan isimli Reis köylü bir vatandaş “Affedersiniz Adnan Bey, 5 yıl önce siz de CHP’nin en kıymetli mebusu değil miydiniz? Bize millet mebusu ile hükümet mebusu arasındaki farkın ne olduğunu açıklayabilir misiz? Siz Halk Partisi mebusu olduğunuzda köyleri dolaşmıyorken şimdi hangi sebeple dolaşıyorsunuz?” şeklinde cevap vermiştir. Adnan Menderes de: “Ben o zaman köyleri dolaşıp sizlerin haklarını aramış olsaydım beni asarlardı. Siz bunu Cumhurbaşkanı’na söyleyin.” tarzında karşılıkta bulunmuştur. DP Germencik Ocak Başkanı Kamil Sözer bağırarak: “Bu adam sarhoştur. Sözünü dinlemeyin.” diyerek münakaşayı kesmiştir. Kongre sonrası DP’liler ‘Yaşasın DP’liler’ diye bağırmış ve silah atmışlardır. Köyün huzuru bozulduğu için DP aleyhine gerekli makamlara şikâyetler yapılmıştır.”(2)
1947’de il bazında DP’nin son kongresi olan DP Aydın il kongresi Adnan Menderes’in Kongreye katılımı sağlamak için kongre 1948 senesinin ikinci haftasında yapılamıştır. 15 Ocak’ta başlayan kongre iki gün sürmüştür.(3) Kongre başkanlıkları seçiminden sonra kongre üyeleri Adnan Menderes’i karşılamak için istasyona gitmiştir. Adnan Menderes istasyondan kongre salonuna büyük bir kalabalık eşliğinde gelmiştir. Adnan Menderes kongrede yaptığı konuşmada: “İktidarın artık baskı politikasından fiilen vazgeçmiş olması lazımdır. Bunun böyle olması bir yurtseverlik icabıdır ve hakiki durumun takdir edilmesinin bir delilidir. İyi hareketleri daima teşvik etmek DP için bir vazife olmalıdır. Bugün bu gördüğümüz iyi manzara, sizlerin maddi ve manevi feragat ve fedakârlıklarının ve her türlü baskı imtihanından geçerek bu güzel hareketin bütün mana, şümul ve ehemmiyetini herkese anlatmış olduğunuzun bir hâsılası olarak karşımızda durmaktadır. Emin olmamız için pek çok sebepler mevcuttur ki gelecek sene kongremizi akdettiğimiz zaman artık bu gibi şiddetli baskılardan, idarenin taraflılığından ve partimize karşı yapılan her türlü kanunsuzluktan şikâyete lüzum kalmayacaktır. O kongrede memleketin asıl dertleri, memleket meseleleri ile müspet ve yapıcı şekilde meşgul olma imkânını elde edeceğiz. Demokrat Parti, Türk milletinin vicdanında yaşayan demokrasi duygu ve heyecanının teşkilatlanarak fiil ve hareket haline gelmiş olmasından ibarettir. Şu veya bu müteşebbis heyette, şu veya bu mühim hizmeti yapmanın veya partinin kuruluşunda bulunmanın manevi olarak dahi hiçbir şahsa hiçbir imtiyaz bahşetmeyeceğini söylemem gerekir. Aramızda yorulanlar, duranlar, sapanlar, ayrılanalar olursa, bunların kitle ve saf halinde yürüyüşümüzün manasını kavrayamamış olmalarına hükmetmek gerekir.” (4)Demiştir.DP, 1950 iktidarını, muhalefetteyken uyguladığı sıkı köy politikasına borçludur.
(*)Bu köylerde son muhtarlık seçimlerinin baskı ve şiddet altında yapıldığı iddia edilmiştir.
(1)Demokrat İzmir, 4 Kasım 1947. Hıdırbeyli Köyü’nde 21 Temmuz 1947’de yapılan muhtarlık seçimlerini bu köyde DP adayı kazanmıştır. Ancak seçim kaymakam tarafından iptal edilmiş ve bir başka kişi muhtar olarak atanmıştır.
(2)Anadolu, 12 Kasım 1947.
(3)Demokrat İzmir 15 Ocak 1948.
(4)Demokrat Parti, 18 Ocak 1948. Anadolu, 19 Ocak 1948.