AKŞENER'İN BAŞBAKANLIK SÖYLEMİ

Abone Ol

İYİ Parti Lideri Meral Akşener, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında cumhurbaşkanlığına değil, başbakanlığa aday olduğunu söyledi. Akşener'in bu ifadesi, siyasetteki gündemi bir anda bu noktaya çekti.

AK Parti ve MHP yani Cumhur İttifakı kanadı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden kesinlikle dönüş olmadığını, 2017 referandumuyla birlikte sistemin değiştiğini düşünüyor. CHP ve İYİ Parti'nin yani Millet İttifakı'nın temel tezi ise seçimlerde yeterli çoğunluğu elde ettikten sonra parlamenter sisteme dönmek. Tabii burada parlamenter sistem kavramının başına 'güçlendirilmiş' ibaresini eklemeyi ihmâl etmiyorlar.

***

İktidara göre parlamenter sistem kriz üreten, çift başlılığın egemen olduğu, hükümetlerin ömrünün pek uzun sürmediği bir anlayışa işaret ediyor. Muhalefet ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin tek adamlığa yol açtığını, parlamentonun işlevsiz hale geldiğini, bu yönüyle de çoğulcu demokrasiden uzaklaşıldığını savunuyor. Gerek iktidarın gerekse de muhalefetin tezlerini nesnel bir gözle incelediğiniz zaman her ikisinde de artılar ve eksiler mevcut.

***

1990 ile 2002 arasında kurulan hükümetlere ve yaşanan bunalımlara baktığınızda iktidarın 'istikrar' söylemi haklılık kazanıyor. Diğer taraftan, parlamentodaki vekil sayısının 550'den 600'e çıkarılmasına karşın yeni sistemle birlikte TBMM'nin gensoru, sözlü soru, güvenoyu gibi birtakım denetleme mekanizmalarının ortadan kaldırılması veya sınırlandırılması meselesi, muhalefetin tezinin bu yönüyle haklılığını ortaya koyuyor. Mevcut sistemin en çok tartışılan yönlerinden birisi de partili cumhurbaşkanlığı meselesi. İktidar, bunu gayet olağan bulurken, muhalefet kanadından eleştiriler yükseliyor.

***

Anlaşılan o ki, sistem tartışmaları 2023'te veya daha erken bir tarihte yapılacak genel seçimlere kadar sürecek. Zamanında veyahut erken yapılacak genel seçimlerde Cumhur İttifakı'nın başarılı olması durumunda mevcut sistemin meşruiyeti perçinlenecek. Ama Millet İttifakı sayısal çoğunluğu ele alırsa işte o zaman mevcut sistem ciddi anlamda sorgulanacak ve yüksek olasılıkla parlamenter sisteme dönüşün kapısı aralanacaktır. Bunun nihai kararını millet verecek. Bekleyelim görelim…